31 Mart 2011 Perşembe

KOLLAMA 122. Bölüm - Nurbanu Gerçeği Öğrenmek Üzere...

Bomba patlıyor, Necip ve Yiğit şokta, Mazhar Bey'in bu ikiliye bir sürprizi var, Nurbanu ise acı gerçekle yüzleşiyor... Kollama yeni bölümüyle Cuma akşamı 19:40'ta Samanyolu TV'de sizlerle...

Resim

Amir Necip'in başı ailevi meselelerle dertte...
İstihbarat binasına düzenlenen saldırı herkesi şok eder. Tüm delillerin yok olması Amir Necip ve Yiğit'i zor durumda bırakır. Ancak Mazhar Bey'in, ekibindeki polisler için bir sürprizi vardır.

Bu arada Arzu, Memduh'un değiştiğine bir türlü inanmaz. Memduh'u gizlice takip eder ve düşüncelerinde haklı olduğunu anlar. Nurbanu ise annesinin katilinin kim olduğunu öğrenmek üzeredir. Aylarca babasıyla konuşmayan Nurbanu, nihayet gerçeklerle yüzleşecektir.


SAVCI ÖZ ATANDI, BAKIN KOLLAMA DİZİSİ NASIL ÇARPITILDI?

Kollama'dan çarpıtmaya cevap!

Savcı Zekeriya Öz'ün yeni görevine atanması Samanyolu TV'de yayınlanan Kollama ile ilişkilendirildi.

Resim

HSYK'nın 29.03.2011 tarihli kararnamesi ile Savcı Zekeriya Öz'ün İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğine atanması üzerine, bazı internet sitelerinde bu durum Samanyolu TV'de yayınlanmakta olan “Kollama” isimli dizi filmle ilişkilendirilerek imalı haberler yapılmıştır.

Söz konusu haberlerde, “Kollama” dizisinde birebir Ergenekon davasındaki karakterlerin ve olayların canlandırıldığı, filmde yer alan Savcı Zeki Yahya karakterinin ise Savcı Zekeriya Öz olduğu ileri sürülmüştür.

Öncelikle belirtmek isteriz ki, Kollama dizisinde yer alan kişiler tamamen hayali ve olaylar da kurgusaldır. Dizideki karakterler gerçek hayatta herhangi bir kişiyi temsil etmemektedir.

Kollama dizisinin 25.03.2011 tarihli bölümünde Savcı Zeki Yahya'ya komplo kurulmuş, bir avukatın taciz iddiası nedeniyle Müsteşar tarafından “şimdilik dinlenmeye” alınmıştır. Savcı Zeki Yahya hakkındaki iddia nedeniyle toplum içine çıkamaz, insanların yüzüne bakamaz durumdadır. Yerine gelen savcı ise “Yüce Baron”a bağlıdır.

Dizi izlendiğinde görüleceği üzere her iki olay arasında hiçbir benzerlik olmadığı gibi, iddiaların hiçbir gerçek yanı da bulunmamaktadır.

Kollama'nın Cuma günkü yayınında ise seyircilerimizi büyük sürprizler beklediğini bu vesileyle aktarmayı Kamuoyuna saygılarımızla sunarız.

Resim


Kehkeşan dergisi Nisan ayında tüm bayilerde!
Öncelikle NT mağazalarından sorunuz, isteyiniz.

Kehkeşan ne demektir? Samanyolu demektir. Saman uğrusu demektir (Gökte sık yıldız ışıklarıyla hasıl olan yol biçimi uzayıp giden ışıklı manzara.)

Kehkeşan Dergisi Nisan 2011 / Sayı:1






Samanyolu yayın Grubuna ait kanallarda ne var ne yok? 
Magazin aktüalite ve dolu dolu içerikle Samanyolu TV'nin de bir aylık dergisi oldu.



İyi Seyirler Tanıtımı:





Alıntı

Geçmişten Bugüne Tek Türkiye

Baştan sona kare kare Tek Türkiye

Tek Türkiye'de, ilk bölümden son bölüme, rol alan oyuncuların rengarenk fotoğrafları..

Yapımcılığını Salih Asan'ın, yönetmenliğini Çelik Berksoy'un yaptığı, başrolleri Ozan Çobanoğlu, Müjgan Gönül, 
Süleyman Karadağ'ın paylaştığı, Türkiye'nin sevilen dizisi Tek Türkiye, ilk bölümünden son bölümüne, hiçbir yerde göremeyeceğiniz en renkli karelerle sizlerle...

İlk bölümden son bölüme Tek Türkiye foto galerisi için tıklayın



Alıntı

30 Mart 2011 Çarşamba

Ayna Bu Hafta Kongo-Meksika (Özel)

Ayna bu hafta Kongo-Meksika özel bölümüyle ekranlarınıza geliyor. Seyahatimize Kongo Cumhuriyetinden başlıyoruz.

Dünyada iki başkent arasındaki en kısa seyahati gerçekleştiriyoruz.
Demokratik Kongo Cumhuriyetinin başkenti Kinşasa’dan, Kongo Cumhuriyetinin başkenti Brazavil’e gitmek üzere sürat motoruna biniyoruz. Seyahatimiz 5 dk sürüyor ve başka bir ülkenin sınırlarına geliyoruz.

Başkent Brazavil Kongo Cumhuriyetinin en büyük ve en kalabalık şehri.
Ülkenin yüzölçümü 342 bin km². Nüfusu 4 milyon. Bu ülkenin sembollerinden birisi olmuş 28 katlı Tur ismi verilen bina. Bakanlıkların olduğu bu binada aynı zamanda işadamlarının çalışma ofisleri bulunuyor.

Bir tarafta fakirlik, diğer tarafta da dev golf sahaları var bu ülkede.
Afrika tam bir zıtlıklar dünyası. Dev golf sahalarını geziyoruz. Bu golf sahalarından zenciler istifade edemiyorlar. Kendilerini yıllardır sömüren beyaz adam yemyeşil bitki örtüsünde gol oynamanın keyfini sürüyor bu topraklarda.

Kongo Cumhuriyetinden ayrılıyor Orta Amerika’nın büyük ülkesi Meksika’ya geliyoruz.
Dünyanın önemli petrol üreticilerinden. 50 civarında yerel dil olsa da ülkenin resmi dili İspanyolca.

Meksika’da ehliyet almak çok kolay.
Meksika vatandaşları ehliyet almak için sınava girmiyor ya da sürücü kursuna gitmiyor. Hatta araba sürmeyi bilemeleri bile gerekmiyor. 18 yaşına gelen Meksikalılar sadece kimlikleri ile ehliyetlerini kolayca alabiliyorlar. Durum böyle olunca ülkedeki trafik de içinden çıkılmaz bir sorun oluyor.

Meksikalılar meyveyi bizim yediğimiz gibi yemiyorlar.
Meksika’da meyve kokteyli satan bir çok dükkan var. Biz de onlardan bir tanesindeyiz. Bizim için bir meyve kokteyli hazırlıyorlar ancak alışık olduğumuz şekilde değil. Bir kabın içerisine kesilen meyvelerin üzerine önce acılı soslar döküp sonra limon sıkıyorlar. Daha bitmedi. En son da meyvenin üzerine tuz döküyorlar. İşte Meksika usulü meyve kokteyli…

Daha önce hiç zıplayan fasulye gördünüz mü? 
Zıplayan fasulyeleri ilk defa gördük Meksika’da. Bunlar bir bitkinin tohumları aslında. Tohumun içerisinde de kurt var. Kurtlar hareket ettikçe tohumlar da zıplıyor. Halk arasında bu tohumlar zıplayan fasulye olarak biliniyor. Meksikalılar bu kurtları yemiyorlar ama 7 tanesini ceplerinde taşırlarsa uğur getireceğine inanıyorlar.







Ayna - Kongo-Meksika (Özel) bölümünü Küre TV'den izleyebilirsiniz.


Ayna - Kongo-Meksika (Özel) Bölümü

TEK TÜRKİYE 136. Bölüm - Zehra Kime Sığınacak?

Resim

Tek Türkiye’de heyecan, bu hafta da tüm hızıyla devam ediyor... Senaryosu gerçek olaylardan uyarlanan, “Tek Türkiye Son Karakol”da bu hafta;

Örgütün kirli faaliyetlerini ortaya çıkaracak bazı belgeler bulunur. Dila ve ekip arkadaşları, bu belgeleri saklayabilmek için mücadele ederler. Bu yüzden hedef şaşırtan Ümit Erleri, içlerindeki ajanı yakalamayı başarırlar. Çaresiz kalan Zehra, zorla evlendiği adam ile birlikte yaşamaya razı olur. Ancak Bahoz, Kado’nun Zehra’ya sahip çıkmadığını görünce çok öfkelenir. Zehra ise, kurtuluşu için kime sığınacağını şaşırmıştır. 

Tek Türkiye, heyecan dolu yeni bölümü ile yarın akşam 19:50'de Samanyolu TV'de...




Tek Türkiye 136. Bölümü Küre TV'den izleyebilirsiniz.


Tek Türkiye 136. Bölüm

28 Mart 2011 Pazartesi

Güz Gülleri'ne Sürpriz İsim

Resim

Güz Gülleri, Samanyolu'nda bu akşam 19.50'de yeni bölümüyle ekrana gelecek. 

Samanyolu Televizyonu'nda dönem dizisi olarak başlayan ve 1980 darbesini yaşamış farklı görüşlere sahip iki ailenin hikâyesini anlatan 'Güz Gülleri'ne yeni bir karakter dahil oluyor. Diziye kimin gireceği sır gibi saklanırken, sette görüştüğümüz tüm oyuncular, dizinin iyi yolda ilerlediğinde hemfikir...

Defalarca sözleştiğimiz ancak bir türlü gidemediğimiz Güz Gülleri'nin Çavuşbaşı'ndaki çekim mekânını uzun uğraşlar sonucu ziyaret etme fırsatı buluyoruz. İşyerinden bozma bina, dizi için tam bir plato haline getirilmiş. Her katında farklı bir sahnesi çekiliyor. Asansörün durduğu yerde bir gürültü bir patırtı. Amacımız oyuncularla röportajlar yapıp diziyi konuşmak. Ancak yönetmen Taner Tunç'a merhaba demeden sohbete başlamak istemiyoruz. Bu arada set yıkılıyor. Çekilen hastane sahnesinde Kral, Bilal, Hazım ve hastanenin başhekimi birbirine giriyor. Neden mi? Bunu anlatmayalım da sürprizi bozulmasın. Dizinin başladığı günden bugüne pek çok şeyin değiştiğini müdavimleri mutlaka takip ediyordur. Neler olup bittiğini bir de Taner Tunç anlatıyor: "80'li yıllarda başladık, şimdi 97 yılındayız. Yeni karakterler, yeni isimler girdi. Pek çoğu büyüdü. Gelecek nesillere, geçmişte yaşanan olayların bugün nasıl şekillendiğini gösteriyoruz." Özünde 1980 darbesini yaşamış farklı görüşlere sahip iki ailenin hikâyesini anlatan ve bunu günümüze taşıyan dizide Türk-Kürt, Sünni-Alevi diye bölünüp birbirlerine düşman edilen ailelerin yaşadığı sıkıntıları da görmek mümkün.

TÜM OYUNCULAR GÖRÜŞME ODASINDA

Başta Güz Gülleri olmak üzere dizi sektörü, sinema ve tiyatro üzerine koyu bir sohbete başlıyoruz oyuncularla. Hazım Kara (Tekin Temel), Meryem (Füsun Kostak), Bilal (Yunus Emre Yıldırımer), Yusuf (Selim Turgay Deli) ve diziye yeni katılan Kral karakteri ile köşe bucak her konuyu konuşuyoruz. Herkesin sözcü olması konusunda fikir birliğine vardığı Tekin Temel, dizinin nasıl başladığını, geldiği noktayı ve ileride neler olup biteceğini uzun uzun anlatıyor. Her ne kadar televizyonun diğer sanat dalları karşısında ezilmesine mani olamasam da beyazcamın önemli bir güç olduğunu kabul ettirmeyi başarıyorum. Temel'in son cümlesi ise "Biz bu dizide güzel şeyler anlattığımızı düşünüyoruz." oluyor. Bir muhabirin en klişe sorusu olan 'Dizinin önümüzdeki bölümlerinde neler olup bitecek?' sorumuza ise cevap Füsun Kostak'tan geliyor. Genç yaşta anne olmasının inandırıcılığı konusunda tereddütleri olduğunu söyleyen Kostak, yönetmenin ve yapım sorumlusunun dahi söylemek istemediği sürprizi patlatıyor: "Yeni bölümde yepyeni bir karakter geliyor." Dizinin vermek istediği mesajı en iyi şekilde anlatmaya çalıştıklarını söyleyen Yunus Emre Yıldırımer, Bilal karakterinin intikam hırsıyla yanıp tutuştuğunu anlatsa da izleyiciye bakan yönünü net bir cümleyle özetliyor: "Seyirci neyi görmek istiyorsa bize onu en iyi şekilde anlatmak kalıyor." Dizide tüm işini hukuki yollarla halleden Selim Turgay Deli ise Yusuf karakterinin özelliklerinden çok senaryoya atıfta bulunuyor: "Senaryo çok güzel gelişiyor. Bu beni çok mutlu ediyor..."



Alıntı

26 Mart 2011 Cumartesi

GÜZ GÜLLERİ 24. Bölüm - Hazım Yeni Planlar Peşinde!

Hazım, kendisine oynanan oyunun farkına varır ve hiç beklenmedik bir şekilde bu oyunu bozar. Sonunda Yasemin, Bilal ve Kral'ı polise şikayet eder. Böylece kendisine karşı çıkan herkesten kurtulan Hazım, yeni oyunlar planlamaya başlar.

Menekşe ise Hazım'ın tuzağından Bıyıklı sayesinde son anda kurtulur. Yine de içindeki öfke bir türlü geçmeyen Menekşe'yi girdiği yanlış yoldan ancak Yusuf kurtaracaktır.

İYİ SEYİRLER 24. Bölüm - Fırat, Boks Ringine Çıkıyor

Resim

Samanyolu TV'nin seviyeli magazin programı İyi Seyirler sizlerle... Rocky efsanesi çok yakında Samanyolu TV'de sizlerle olacak... Fırat Paşayiğit bu haberi alınca biraz form tutmak için kendini ringlere attı... Aysun Bacıoğlu, Önder Açıkbaş ve Serdar Cebe ile özel röportajlar İyi Seyirler farkıyla sizlerle... Herkesin olur da İyi Seyirler'in kamera arkası olmaz mı? İyi Seyirler Pazar 13.30'ta Samanyolu ekranları...

Dizi setlerinden heyecanlı görüntüler!

İyi Seyirler'de bu hafta, Kemal Sunal görüntülerinden oluşan eğlenceli videolar, izleyicilere kahkaha dolu anlar yaşatıyor.

Beğeni ile izlenen aile dizisi Farklı Desenler'in setini ziyaret eden Fırat Paşayiğit, kendini dizinin senaryosuna kaptırıyor. Elinde mikrofonla kötü adamlara karşı mücadele eden Paşayiğit, daha sonra oyuncularla keyifli röportajlar gerçekleştiriyor.


25 Mart 2011 Cuma

FARKLI DESENLER 23. Bölüm - Feride Kaçtı mı, Kaçırıldı mı?

Resim

Konakta işler yine karışır. Feride'nin kendisini terk ettiğini düşünen Şeref'in bütün umutları yıkılır. Ailelerinde huzur bulamayan çocuklar, babalarından ve Pınar'dan iyice nefret eder. Pınar'ın annesi Semra ise, kirli oyunlarına devam eder.

Hayrettin Bey ve Şeref ise evine haciz gelen Pınar için kalacak yer ararlar. Ancak tüm olumsuzluklar üst üste gelir. Kaçırılan Feride, ıssız bir yerde ölüme terk edilir.

Farklı Desenler, 23. bölümü ile 27 Mart Pazar 19:50'de Samanyolu TV'de ve aynı zamanda Küre TV'de...

Kurtarma Yolunda Bulun ki Kurtuluşa Eresin

Dalâlete sürüklenme, doğru yoldan ayrılma tehlikesinden kurtuluş için, tarih boyu Halvetîler gibi münzevî bir hayat yaşayanlar, mağaraya çekilenler olmuştur ve böyle bir tercih bir yönüyle insanın şahsî hayatı adına bir kurtuluş da olabilir.

Fakat bilinmesi gerekir ki bu, mutlak değildir ve insan için her zaman bir kurtuluş vesilesi olmayabilir. Mesela Üstad Hazretleri, Erek Dağı'nda mağaraya çekilmiştir ama onu orada rahat bırakmamışlardır. Şimdi düşünün; eğer Üstad Hazretleri, mağarada geçiriyor gibi hayatını gayet nezih ve kamilâne bir bakış açısına göre tanzim etmemiş olsaydı, Van'dan alınıp sürgüne gönderildiği ve inziva dışı bir hayata mecbur bırakıldığında o baş döndürücü seviye ve kıvamını koruyabilir miydi? Fakat hayatı şahit ki o, ömrünü mağaradaki inziva hayatından daha nezih ve daha seviyeli bir şekilde geçirmiştir. Kendisi de hamd ü şükrün bir ifadesi olarak bu duruma "Erhamü'r-râhimîn, bana Barla'yı o mağara yaptı, mağara faydasını verdi. Fakat sıkıntılı mağara zahmetini zayıf vücuduma yüklemedi." sözleriyle işaret eder. Evet Üstad Hazretleri, sürgüne maruz bırakıldıktan sonra, belki zindanlar, takipler, mahkemeler, adliyeler peşini bırakmamıştır ama o, has ve halis talebeleri içinde, bakım görümü onlara emanet bir şekilde hakaik-i imaniye ve Kur'aniyeye ait Nurlar'ı neşrederek kalb inşirahı içinde nuranî bir hayat yaşamıştır.

Ayrıca bilinmesi gerekir ki, inzivayı seçip orada mânevî rahat arayan insanlar mücadele zeminini yok ettiklerinden terakkilerine esas teşkil edecek, zemberek olabilecek bir dinamiği yok etmiş olurlar. Nasıl ki, vücudumuz, bir kısım virüslerle tanışmadığı zaman, mukavemet sistemi gelişmiyor, küçük bir mikrop karşısında dahi yere serilebiliyor; aynen öyle de manen mücadele içinde olmayan bir insan günah virüsleri karşısında hemencecik kalb ve ruh hayatında felç yaşayabilir.

Bir menkıbede bu husus ne güzel ifade edilir. Anlatılanlara göre iki Hak dostu kardeş vardır. Bunlardan birisi dağ başında tek başına inziva hayatı yaşamakta, diğeri ise halkın içinde dinini yaşayıp hak ve hakikate tercüman olmaya çalışmaktadır. Münzevî kardeşin, bezden yapılmış bir filesi vardır. Bu zat, o filenin içine yiyecek ve içeceklerini koyup mağaranın ön tarafında bir yere asmaktadır. Neden sonra fark eder ki, Cenâb-ı Hak kendisine sebepler üstü bir ikramda bulunmuştur. Çünkü o sıvı şeyler zamanla fileden sızıp akabilecekken herhangi bir sızmaya rastlamamıştır. Ve bir gün o zat şehirde bulunan kardeşini ziyarete gider ve kardeşinin de benzer bir ikram-ı ilahiye mazhar olduğunu görür. Münzevî zat, kardeşinin yanında günlerini geçirirken, şehrin o şatafatlı hayatı hemen tesirini göstermiş ve evin dış tarafında asılı duran filesi su sızdırmaya başlamıştır. Hâlbuki kardeşinin filesinde herhangi bir değişiklik olmamıştır. O zaman anlar ki, kardeşi, hem başkalarının kurtuluşuna vesile olmakta, hem de iradesinin hakkını vererek şehrin içinde hayatını sürdürdüğü için değişik virüslere karşı çok ciddi bir mukavemet sistemine sahip bulunmaktadır.

Bu mülâhaza ve yaklaşımlardan inziva yolunu bütün bütün nefyettiğimiz, yok saydığımız manası çıkarılmamalıdır. Biz bu mülâhazalarla sadece inzivanın mutlak manada herkes için objektif bir kurtuluş yol ve metodu olmadığına dikkatleri çekmek istedik. Yoksa tarih boyu, nefis terbiyesi yolunda, seyr u sülûk-i ruhanînin bir faslında inzivaya kapanıp bu sayede gözünü, kulağını, dilini, dudağını, masivadan çekerek tamamen mârifetullah ve muhabbetullah ufkuna açılan ve o istikamette kemale yürüyen hakikat yolcularının bulunduğu inkâr edilemez bir vakıadır. Hem o yolcular daha sonra tedricen dünyaya da alıştırılmış ve böylece o şartlarda da kıvamlarını korumasını bilmişlerdir.

İnziva mı? Başkaları İçin Yaşama mı?

Ne var ki ömrünü hep bir münzevî olarak geçiren kişinin, umumiyet itibarıyla insanlara hak ve hakikati duyuramadığı, ferdî kurtuluşa mazhar olsa bile, bir başkasının kurtuluşuna vesile olamadığı da ayrı bir vakıadır. Hâlbuki mü'min sadece kendi kurtuluşu hesabına değil başkalarının kurtuluşu için de çalışıp çabalayan, didinip duran insan demektir. Ve böyle bir vazife, inanan insan için bir mükellefiyet ve bir vecibedir. Hatta bizim felsefemize göre kurtulmanın yolu, kurtarma niyet ve azminden geçer. Birilerini kurtarmaya kendini adamışsan Allah da seni kurtarır. Evet, kurtar ki, sen de kurtuluşa eresin; kurtarma yolunda bulun ki, kurtuluşa mazhar olasın. Bu ise halkın içinde Hak'la beraber olmak, tasavvuf diliyle ifade edecek olursak celvetiliği halvetiliğe tercih etmekle ulaşılabilecek bir ufuktur.

Bu mevzuda üzerinde durulması gereken diğer önemli bir nokta da, insandaki inziva temayülünün kimi zaman sorumluluktan kaçma, ferdî olarak rahata erme istek ve eğiliminden kaynaklanabileceği hususudur. Edirne'de vazife yaparken, halvetî anlayışına mensup bir zatın caminin penceresine birkaç mısra nakşettiğine şahit olmuştum. O mısralar, dikkat çekmeye çalıştığım bu hususa güzel bir misal teşkil eder. Şöyle deniyordu o duvara nakşedilmiş mısralarda:

"Kardeşlerim, benim rahatım halvettedir; zira, kimle arkadaşlık kurdu isem, ayıplarımla uğraştı ve sürçmelerimi fâşettiler. Doğrusu hayatımda hiç sâdık birine rastlamadım. Bu itibarla da ben; rahatı, kalb ve kafa selametini yalnızlıkta buldum."

Bence bu yaklaşım, bir kaçıştır. Çünkü mü'min, sadece kendini düşünen, kendi için yaşayan, rahatperver bir insan mülâhazasıyla hareket eden bir fert olamaz. O hem kendi terakkisini, hem de başka insanların selamet-i imaniye ve selamet-i kalbiyelerini düşünür, böyle kudsî bir vazife ekseninde hayatını tanzim eder. Bu sebeple diyebiliriz ki, hak ve hakikate tercüman olma niyet ve gayesiyle halk içinde olma, aynı zamanda peygamberân-i izam efendilerimizin ve hususiyle Efendiler Efendisi'nin (sallallâhu aleyhi ve sellem) yolu ve yöntemidir. Evet, murad-ı ilâhî o istikamette olsaydı Resûl-i Ekrem (aleyhissalâtü vesselâm) hayatını hep Hira'da geçirir, orada halvet hayatı yaşardı. Hiç kimse de O'na karışmaz, bir şey demezdi. Ama o zaman irşad ve tebliğ vazifesi nasıl olurdu? Hâlbuki henüz vahyin başlangıcında Cenâb-ı Hak O'na şöyle hitap edecekti: "Ey örtüye bürünen! Ayağa kalk ve insanları uyar! Rabbinin büyüklüğünü an!"(Müddessir Sûresi, 74/1-3)

24 Mart 2011 Perşembe

ŞEFKAT TEPE 18. Bölüm - Leyla'nın Sürpriz Evliliği!

Resim

Serdar Komutan'ın kardeşi Berivan, kaçırılıp kampa götürülür. İnfazı gerçekleşmek üzere iken örgüt ona bir fırsat daha tanır. Ama Berivan'ı kurtarmak bu kez Leyla'ya bağlıdır.

Arkadaşı için kendini feda etmeye hazır olan Leyla, sürpriz bir isimle evlenmek zorunda kalır. Bütün hazırlıklar, kısa bir sürede tamamlanır. Yaşananlara bir anlam veremeyen Serdar Komutan, Leyla'dan geçerli bir mazaret beklerken aldığı cevapla hayal kırıklığına uğrar.

Şefkat Tepe, 18. bölümü ile 26 Mart Cumartesi 19:50'de Samanyolu TV'de ve aynı zamanda Küre TV'de...

Maceracı, Balıkesir Yollarında...

Resim

Türkiye'nin güzelliklerini her hafta ekrana taşıyan Maceracı'nın yolu bu hafta Balıkesir'e düşüyor.
Murat Yeni ve ekibi, doğal güzelliklerine hayran oldukları Balıkesir'de maceralarına bir yenisini daha ekliyor.

Balıkesir'le özdeşleşen, dünyaca ünlü yörük halılarını tanıtan Maceracı, halıların birçok özelliğini izleyicilerle paylaşıyor. Yörük halılarının üzerindeki motiflerin anlamlarını açıklayan Murat Yeni, Türkiye'ye gelen ünlü isimlerin de bu halılardan satın aldıklarını öğreniyor.

Yerel bir eğlence olan Barana gecesine katılan Maceracı ve ekibi, gençlerle birlikte doyasıya eğleniyor.
Birbirinden eğlenceli seyirlik oyunların yer aldığı geceden çok özel görüntülerin yer aldığı Maceracı, Samanyolu'nda...


KOLLAMA 121. Bölüm - Katil Kim?

Arzu'nun gerçek yüzü ortaya çıkıyor...
Zeki Yahya kurulan tuzağın kurbanı oluyor...
Memduh ise ya Necip'i kullanıyor ya da ona gerçekten yardım ediyor...

Resim

Karanlık güçlerin hedefindeki Zeki Yahya, kendisine hazırlanan komplolar yüzünden baktığı davadan çekilmek zorunda kalır. Bu yüzden dava ile ilgili deliller başka bir savcıya emanet edilir. Amir Necip ise eşini Arzu'nun öldürdüğü ile ilgili delillere ulaşır.

Bu delilleri mahkemede kullanmayacak olan Necip, Sinan'a kendi kızının katilini açıklamaya karar verir. Sinan, bu acı gerçeğin kanıtı olan ses kaydını dinler.

Bu arada Baron ve Kaya Minik, istihbarat ile ilgili derin planlar yaparlar. Ya suç üstü yakalanacaklar, ya da başarılı olacaklardır.


23 Mart 2011 Çarşamba

Ayna, Küba'dan Yansıyor

Resim

Bu yayın döneminde de farklı coğrafyaları Ayna farkıyla izlemeye hazır mısınız?

Ayna bu hafta sizleri çok uzaklara, Atlas Okyanusuyla Karayipler denizi arasındaki ada ülke Küba’ya götürüyor.

Bu ülkede her şey devlete ait.
Ülke sosyalizmle yönetiliyor ve komünist parti iktidarda. Sosyalizmin kuralları işlediğinden her şey devlete ait. Özel mülkiyet yok. Ülkede neredeyse herkes devlet memuru. Kübalı vatandaşlar 15 dolar maaş alıyorlar. Ailelerin geçimlerini sürdürebilmeleri için devlet tarafından her ay karne ile pirinç, fasulye, yumurta, şeker, süt gibi yiyecek yardımları yapılıyor.

Küba yollarında 1950-60 model araçlar dolaşıyor.
Farklı markalarda ama hala hareket halinde olan bu eski model araçları başkent Havana’da dahil Küba’nın her şehrinde görmek mümkün. Araçların eski göründüğüne bakarak fiyatının ucuz olduğunu asla zannetmeyin. Bu eski model araçların fiyatları 15-20 bin dolar arası değişiyor. Hatta daha pahalı olanları bile var.

Küba’da 2 farklı para kullanılıyor.
Birisi halkın kullandığı para Peso (CUP), diğeri de turistlerin kullandığı para Convertable Peso (CUC). Convertable Peso Dolardan daha değerli.

Havana’nın taksileri hindistancevizine benziyor.
Coco taksiler Havana’nın değişmez manzaralarından. Taksiler hindistancevizine benzediğinden dolayı ismini coco taksi koymuşlar. Yani coco taksiler coconut’tan geliyor. Diğer taksilere göre daha ucuz olduğundan turistler arasında coco taksiler daha çok tercih ediliyor.

Küba’da resimleri istediğiniz gibi yurtdışına çıkaramıyorsunuz.
La Ferria, yani fuar diye adlandırılan hediyelik eşyaların satıldığı pazara geliyoruz. Kübalı ressamların yapmış olduğu resimler satılıyor fuarda. Birbirinden ilginç ve güzel resimleri satın aldığınızda hemen yurtdışına çıkaramıyorsunuz. Öncelikle satışın yapıldığı alandaki devletin ihracat bürosuna gidiyorsunuz, 2 dolar karşılığında bir belge alıyorsunuz. Ancak o belgeyle resmin yurtdışına çıkışına izin veriyorlar.

Devrim Meydanı dünyanın en büyük meydanlarından bir tanesi.
Fidel Castro halka yaptığı konuşmaları bu meydan da gerçekleştirmiş. Aynı zamanda bu meydan 1 Mayıs kutlamalarının da merkezi. Devrim meydanı 70 dönüm civarında. Meydanın çevresinde Devlet bakanlıklarına ait binalar ve resmi daireler bulunuyor. Che Guevera’nın İçişleri bakanlığı Binası üzerindeki demirden yapılma silueti meydanda en ilgi çeken figürlerden.


TEK TÜRKİYE 135. Bölüm - Çetin'in Büyük İhaneti!

Resim

Kızını kurtarmak için Tarık ile iş birliği yapan Çetin, daha sonra kararını değiştirir. Eskisi gibi örgütte yer almak isteyen Çetin, Tarık'a ihanet eder. Örgüt içindeki kirli işleri anlattığı için Zohar'a verilecek cezayı gerçekleştirmeyi üstlenir.

Zehra'nın kurtulması için Kado'nun her türlü tehlikeyi göze alıyor olması Bahoz'un da dikkatini çeker. Bunun üzerine Bahoz, Zehra'nın kurtuluşu için onu ağabeyi ile birlikte uzaklara göndermenin tek çözüm olduğunu düşünür.

22 Mart 2011 Salı

Kutlu Doğum Faaliyetleri

Sevgililer Sevgilisi Hazreti Muhammed Mustafa'nın (sav) kutlu doğumunun en güzel şekilde değerlendirilmesi adına Kutlu Doğum 2011 faaliyetleri düzenliyoruz. Kutlu Doğum Faaliyetlerinin konu başlıkları aşağıdaki gibidir. Birden fazla alanda yarışmaya katılabilirsiniz. Sorularınız varsa sitesinden sorabilirsiniz, hepinize iyi çalışmalar diliyoruz. Bu kutlu zamandan en iyi şekilde istifade edebilmek dileğiyle...

21 Mart 2011 Pazartesi

Samanyolu Yayın Grubu'na Beş Ödül

Medyada ciddi, seviyeli, kaliteli, ilkeli ve meslek etiğine uygun yayıncılığı teşvik için verilen 'Medya Etik Ödülleri' sahiplerini buldu.

Resim

2010 yılı için yazılı basın, televizyon, radyo veinternetalanlarında verilen Medya Etik Ödülleri ile medyada işini hem kaliteli hemde basın etik ilkelerine uygun biçimde en iyi yapanlar belirlendi. Jürisinde Nazlı Ilıcak, Derya Sazak, Mustafa Karaalioğlu, Hüseyin Gülerce gibi ünlümedyamensuplarının da bulunduğu "Medya Etik Ödülleri" Nisan ayının son haftasında yapılacak törenle sahiplerine verilecek.
Medya Etik Konseyi tarafından 2010 yılı için verilen "Medya Etik Ödülleri" ve sahipleri ise şöyle:

1. YAZILI BASIN (GAZETE - DERGİ ) dalında 2010 YILI Medya Etik ödülü kazananlar:

A- Köşe Yazarı Meslek Etik Ödülü: Ergün Babahan (Star Gazetesi), Mehmet Paksu (Bugün Gazetesi)

B- Araştırma – Dizi Haber Etik Ödülü: Mehmet Baransu (Taraf Gazetesi)

C-Ekonomi Haber Etik Ödülü: Süleyman Yaşar (Sabah Gazetesi )

D- Aile Ve Çocuk Haber Etik Ödülü: "Başvurularda Ödüle değer haber bulunamamıştır."

E- Kültür- Sanat Haber Etik Ödülü: "Başvurularda Ödüle değer haber bulunamamıştır."

F- Spor Haber Etik Ödülü: Serkan Akcan (Zaman Gazetesi)

G- Magazin Haber Etik Ödülü:H.Salih Zengin (Zaman Gazetesi)

H- Fotoğraf Haber Etik Ödül: Sedat Suna (Haber Türk gazetesi- Bilge Köyü Katliamı fotoğrafı)

2. TELEVİZYON YAYINCILIĞI dalında 2010 YILI Medya Etik ödülü kazananlar;

A- TV PROGRAM ETİK ÖDÜLÜ:

Senai Demirci (Hilal TV, 'Kahve Bahane' programı ile)

Balçicek Pamir (Haber Türk - ‘Söz Sende' programı ile )

Sadık Yalsızuçanlar (ÜLKE TV - ‘Açık Deniz ‘ programı ile)

B. TV HABER ETİK ÖDÜLÜ:

Cüneyt Özdemir (CNN Türk Televizyonu, 5N 1K programı ile)

Mustafa Özkaya (TV Net ‘Akşama Doğru' programı ile)

C. TV MÜZİK – MAGAZİN ETİK ÖDÜLÜ:

Zara ve Oktay Kaynarca (TV8, Salı Sefası Programı ile)

TV DİZİ ETİK ÖDÜLÜ:

Umut Yolcuları Dizisi (Star TV)

E. TV BELGESEL ETİK ÖDÜLÜ:

'Kapı altı' programı yapımcısı Nurten Güzelsevdi (S Haber)
'Keşke Olmasaydı' belgeseli yapımcısı Okan Başara (TV 24)
'Yaralı Güvercin' Belgeseli yapımcısı Zeliha Akın (Kanal A)

F. TV AİLE – ÇOCUK ETİK ÖDÜLÜ:

'Sütlü Kavhe' Programı Yapımcısı Binnur Feyizli (TRT 1)

'Ömür Dediğin' programı yapımcısı Osman Gökmen ve Zeliha İ. Doymuş (TRT Haber)

'Şimdi Tam Zamanı' programı yapımcısı Meryem Akbal (Yumurcak TV)

G. TV KÜLTÜR SANAT ETİK ÖDÜLÜ:

'Gece-Gündüz' programı ile Yekta Koparan (NTV)

H. TV SPOR PROGRAMI ETİK ÖDÜLÜ:

'%100 Futbol' programı ile Rıdvan Dilmen, Güntekin Onay (NTV)

‘Hayatımız Futbol' programı ile Oguzhan Özbek (STV Haber TV)

3- RADYO YAYINCILIĞI dalında 2010 YILI Medya Etik ödülü kazananlar;

A- RADYO HABER PROGRAMI ETİK ÖDÜLÜ:

'Basın Bülteni' programı ile Mazhar Aslanoğlu (Samanyolu Haber Radyosu)

B- RADYO DJ SUNUCU ETİK ÖDÜLÜ:

Moral FM (Zeynep Türkoğlu)

'Atlı Karınca' Programı ile Saliha Mengüç (TGRT FM)

C- RADYO PROGRAMI ETİK ÖDÜLÜ:

‘Konuş ki Görebileyim' programı ile ile A. Turan Alkan ve Kemal Gülen (Samanyolu Haber Radyo)

‘Sıfır Noktası' programı ile Oğuzhon (Burç FM)

D- RADYO AİLE VE ÇOCUK PROGRAMI ETİK ÖDÜLÜ:

'Aile içi iletişim' programı ile Saliha Erdim (Seyr Fm)

'Pembe-Mavi' programı ile Fatma B. Tütüncüoğlu (Moral FM)

4- İNTERNET YAYINCILIĞI dalında 2010 YILI Medya Etik ödülü kazananlar

A- İNTERNET ÖZEL HABER ETİK ÖDÜLÜ:

Haber7.com (Ersin Çelik)

B- İNTERNET ÖZEL BELGESEL HABER ETİK ÖDÜLÜ:

(Gıda ve İnsan Sağlığı Haberleriyle- Kemal Özer)

C- İNTERNET KÖŞE YAZARI ETİK ÖDÜLÜ

Mehmet Ali Bulut (haber7.com)

Alpen Tan (kanala.com)

Cemal Uşşak (rotahaber.com)

19 Mart 2011 Cumartesi

GÜZ GÜLLERİ 23. Bölüm - Yasemin Olacaklardan Habersiz...

Hazım, kendisinden kurtulmaya çalışan Yasemin ve Bilal'in peşini bırakmaz. Ancak Bilal, Yasemin'i kurtarmak için kendini feda etmeye hazırdır. Hazım'ın bütün istediklerini yerine getirir. Meryem ise oğlunu kurtarabilmek için Hazım'ın mekanına gider.

Öfkesi geçmeyen Hazım, Bilal için kötü bir sürpriz hazırlamıştır. Hırsını dindiremeyen adam, gerçekleştireceği intikam planı için Menekşe'yi kurban olarak seçer.

İYİ SEYİRLER 23. Bölüm

Samanyolu TV'nin sevilerek izlenen magazin programı İyi Seyirler bu hafta da dopdolu...

Kollama dizisinin setinde keyifli söyleşiler gerçekleştiren Fırat Paşayiğit, dizinin sevilen oyuncusu Özge Elif Yeşilyurt kendisi hakkında merak edilenleri cevapladı... Dizinin kamera arkasından çok özel görüntüler sizler için ekranlara geliyor... Tİyatro sahnesinde yakaladığı Emre Kınay'la tiyatro üzerine konuşan Paşayiğit, ünlü sanatçıyla çok özel bir röportaj yapıyor... Avrupa Boks Lig'inden heyecanlı görüntüler ve boks maçlarını izleyen ünlülerle söyleşiler de yine İyi Seyirler'de sizlerle... İyi Seyirler Pazar 13:30'da sizlerle...

Cemal Hünal ile keyifli sohbet...
Başarılı oyuncu Cemal Hünal ile oyunculuk hakkında samimi bir röportaj gerçekleştiren Fırat Paşayiğit, kahkaha dolu anları İyi Seyirler izleyicileri ile paylaşıyor.


18 Mart 2011 Cuma

FARKLI DESENLER 22. Bölüm - Şeref'in Dönüşü Muhteşem Oluyor!

Resim

Şeref'in tekrar hayata tutunuyor olması, Feride'yi çok mutlu eder. Kocasını ne kadar çok sevdiğini bir kez daha anlar. Bu mutlu tabloyu gören çocuklar, çok heyecanlanır. Şeref ile Feride'nin evlilik yıldönümünü farklı bir şekilde kutlamayı planlarlar.

Kutlama için son hazırlıklar tamamlanırken, Pınar bütün güzellikleri yok etmeye kararlıdır. Bu arada Galip, yeni planlar peşindedir. Herkesi çok rahatsız edecek işlere kalkışan Galip, yeni bir isimle iş birliği yapmak ister.


Farklı Desenler, 22. bölümü ile 20 Mart Pazar 19:50'de Samanyolu TV'de ve aynı zamanda Küre TV'de...


ŞEFKAT TEPE 17. Bölüm

Serdar Komutan'ın kardeşi hayatta kalmayı başarır...

İç hesaplaşmalar yüzünden Berivan'ı öldürmesi gereken Rojda, başarılı olamaz. Planını gerçekleştirmek üzere olan Rojda, Memiş ile karşılaşır. Hırsına yenilen genç kadın, Memiş'i çok üzecek şeyler söyler.

Serdar Komutan ise Berivan'ın yaşadığını örgütten saklamak ister. Böylece kardeşini korumaya çalışan Komutan, onu güvenilir bir eve teslim eder.

Bu arada, karakol baskınını engelleyen Leyla'nın ajan olduğu anlaşılır. Eylemi gerçekleştiremeyen bombacı, durumu Agir'e haber vermek üzere harekete geçer.


17 Mart 2011 Perşembe

Ayna Ekibi Zambiya Turuna Kaldığı Yerden Devam Ediyor.

Resim

Zambiya'dan renkli görüntüler...

Ayna, dünya üzerindeki yolculuğuna Zambiya ile devam ediyor.

Saim Orhan ve ekibi bu hafta, farklı kabilelerin yaşadığı, farklı dillerin konuşulduğu Zambiya'yı keşfediyor. Saim Orhan, yemyeşil bir doğaya sahip olan Zambiya'da 12 tane resmi dil olduğunu öğrenince kiminle nasıl konuşacağını şaşırıyor.

Başkent Lusaka'da gezilerine devam eden Ayna, açık alanda öğle yemeğini yiyen Zambiyalılar'a rastlıyor. Yerli halkla sohbet etmeye başlayan Saim Orhan, tabaklardaki yemeğin milli yiyecekleri "şima" olduğunu öğreniyor.

Ayna ve ekibi, adı "Sweto Merket" olan şehrin en büyük pazarını dolaşmaya karar veriyor. Bazı pazarcıların kameralardan hoşlanmaması, program ekibine zor anlar yaşatıyor. Güçlükle tamamlanan çekimlerin ardından Zambiya Cumhurbaşkanı'nı ziyaret etmek için pazardan ayrılıyor.

Ayna ekibini oldukça sıcak karşılayan Cumhurbaşkanı Rupiah Banda, sohbet sırasında Türkiye'ye olan ilgisinden bahsediyor. Ülkemize yaptığı ziyaret esnasında çok etkilendiğini belirten Banda, Türkiye'de yaşadığı ilginç bir anısını da Ayna kameralarıyla paylaşıyor.


Maceracı Bu Hafta Kocaeli'de

Resim

Maceracı bu hafta Kocaeli' de. Karlı tepe Kartepe'de kayak keyfi yapıyor ve usta ellerde pişen birbirinden leziz yemeklerden tadıyor...


KOLLAMA 120. Bölüm - Geçmişteki Sırlar Aydınlanıyor.

Memduh, Arzu'yu sinsice hazırladığı tuzağa düşürmek üzere...

Resim

Her hafta heyecan dolu bölümüyle ekrana gelen Kollama'da bu hafta yine heyecan dorukta...
Gerçeği öğrenen Yiğit, Leyla ile yüz yüze gelmeye hazırdır. Leyla’yı bir türlü affedemeyen Yiğit, artık onunla aynı yerde çalışamayacağını anlar. Mazhar Bey’in nasihatleri ise Yiğit’in kafasını karıştırır. Bu arada ülkedeki huzuru bozmak isteyen karanlık güçler ise, Zeki Yahya’yı hedef alır. Zeki Yahya’yı yok etmek için hazırlık yapan Arzu, haince bir plan hazırlar. Memduh ise, Arzu’yu zor durumda bırakacak çalışmalarda bulunur. Aralarında geçen konuşmaları duyan Amir Necip’in hayatında birtakım değişiklikler olur.


16 Mart 2011 Çarşamba

Samanyolu Dizilerini Tüm Dünya İzliyor!

Tek Türkiye'yi Hangi Ülkeler İzliyor?


DISCOP İstanbul adıyla ilk kez düzenlenen ve yaklaşık 40 ülkeden katılımcıya ev sahipliği yapan Uluslararası Televizyon Yayıncıları Fuarı başladı. Prodüksüyon şirketlerinin yaptıkları filmleri tüm dünyaya tanıtma fırsatını buldukları DISCOP'ta Samanyolu Yayın Grubu Dış Alım-Satım Koordinatörü Fatih Gök, sevilerek izlenen Samanyolu dizilerinin farklı ülkelerde de çok iyi rating oranlarına kavuştuğunu belirterek hangi dizilerin, hangi ülkelere satıldığını da söyledi...


Resim