15 Haziran 2011 Çarşamba

Ayna - Zambia

Ayna bu hafta sizleri bizim hiç de tanıdık olmadığımız bir ülkeye, Zambiya’ya götürüyor.
Yemyeşil bir ülke burası. Toprak bakımından Türkiye’den daha küçük. Başkenti Lusaka. Bu farklı ülkeyi bizimle keşfetmeye hazır mısınız?


Zambiya’da 73 faklı dil konuşuluyor

Ülkede 73 farklı kabile var. Her kabilenin de kendi yerel dili var. Ancak ülke İngilizler tarafından sömürüldüğü için halkın %80’ni İngilizce konuşuyor. 12 tane resmi dil var ülkede. Bu 12 resmi dilden birisi de İngilizce.

Bu insanlar elde çekiçlerle sabahtan akşama kadar taş kırıyorlar

Başkent Lusaka seyahatimizde yol kenarında taş kıran insanlara rastlıyoruz. Gün boyu taşları kırmaya devam ediyorlar. Onların taş kırma makineleri olmadığı için elleriyle yapıyorlar bu işi. Kırdıkları taşları da kovayla satıyorlar. Taşların bir kovası 10 bin Kwacha, yani sadece 2 Dolar.

Bu ülkede briketler elle yapılıyor 

Afrikalı işçiler ellerinde kalıplarla briket yapmaya devam ediyorlar Afrika sıcağında. 3 işçi günde 300 briket üretebiliyormuş. Yolculuğumuz sırasında farklı yerlerde de elle briket yapılan üretim yerleri görüyoruz. 

Zambiyalıların milli yemeği 'şima'

Lusaka Pazar yerinde öğle yemeklerini yiyen Zambiyalılara rastlıyoruz. Tabaklarında milli yemekleri olan Şimayı görüyoruz. Şima mısır unuyla suyun karıştırılmasıyla oluşuyor. Zambiyalıların her öğününde şima oluyor. Fakir olanlar sadece bu şimayı yerken, zengin olanlar yanında beyaz yada kırmızı etle tüketebiliyor. Yanımızdaki Zambiyalılar da başlıyorlar elleriyle şimayı yemeye.

Lusaka’nın en büyük pazarını dolaşıyoruz

Zambiya’nın da en büyük pazarı burası. Adı Soweto Market. Tıklım tıklım dolu olan Pazar ucuz olduğundan dolayı çok rağbet görüyor. Kameramızdan hoşlanmayan pazarcılarla karşılaşıyoruz. Kimi elleriyle yüzünü gizliyor, diğeri yönünü değiştiriyor, kimisi de kaçıyor. Çekim yapmak hiç kolay değil buralarda. 

Kepçenin 1 dakikada yapabileceği iş onların saatlerini alıyor

Kumu kamyona kürekle dolduruyorlar. Sıcağın bağrında yapmak hiç de kolay değil ama onlar için yapacak başka bir şey de yok. Bir Afrika manzarasıyla karşı karşıyayız yine…

Dünyanın en büyük şelalelerinden Viktorya Şelalelerini sizler için geziyoruz

Yaklaşık 2 km genişliğinde ve 108 m yüksekliğinde bu şelaleler. Muhteşem bir manzara seyrediyoruz burada. Yağmurluklarımızı giyip asma köprüden geçiyoruz şimdide. İnanması güç ama burada adeta sağanak bir yağmura tutuluyoruz. Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor burada. 108 metre aşağıya düşen sular burada tekrar yükseliyor ve çevresine yağmur gibi yağıyor. Üzerimizde iki kat yağmurluk olmasına rağmen kısa zaman içerisinde ekibimizle birlikte sırılsıklam oluyoruz.

Yürüyerek bir ülkeden diğer ülkeye geçiyoruz

Viktorya şelaleleri köprüsü Zambiya ile Zimbabwe’yi birbirine bağlıyor. İki ülkeyi birbirine bağlayan bu köprü üzerinde bungee jumping yapanlar bile var. Biz de köprüyü geçerek Zimbabwe topraklarına ayak basıyoruz. Biraz ilerde de pasaport kontrolleri başlıyor. Zimbabwe topraklarına ayak bastıktan sonra Zambiya topraklarına tekrar geri dönüyor ve çekimlere kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Evleri kerpiçten yapılma ve üstü otlarla kaplı

Yakın çevrede olan Mukuni köyüne geliyoruz. Köy tipik bir Zambiya köyü. Köy ahalisi özellikle de çocuklar gelen yabancılara çok ilgi gösteriyorlar. Köyün evleri Kerpiçten yapılma ve üstü otlarla kaplı. Avlunun etrafı da çitlerle çevrili.

Zambiya Cumhurbaşkanı Rupiah Banda çok sıcak karşılıyor bizi 

Daha önceden Türkiye’yi ve Türkleri tanımayan Zambiya Cumhurbaşkanı Türk Koleji yetkililerini ülkesinde tanıdıktan sonra Türkiye’ye ilgisi çok artmış. Ardından Türkiye yaptığı ziyaretle Türkiye’den çok etkilenmiş. Türkiye’yi ziyaretinde yaşadığı ilginç bir anısını da Ayna mikrofonlarına anlatıyor Cumhurbaşkanı.







Ayna - Zambiya bölümünü Küre TV'den izleyebilirsiniz.


Ayna - Zambiya Bölümü



Dünyanın tüm renklerini ekranlara taşıyan Ayna bu hafta vahşi yaşamı, doğa güzellikleri, safari turları ve geniş düzlükleriyle ünlü Zambia'da... Ayna Zambia özel bölümü Cumartesi saat 23:00'te Samanyolu TV'de sizlerle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder