Bu yeni yayın döneminde ilk rotamızı Rodos olarak belirledik ve Osmanlı’nın 390 sene kaldığı, şövalyelerin ülkesi Rodos’ta tarihi bir yolculuğa çıkarıyoruz sizi.
Rodos ,Türkiye’ye çok yakın bir ada.
Rodos adası Türkiye’ye çok yakın bir ada. O kadar yakın ki çıplak gözle adadan Türkiye’nin dağlarını rahat bir şekilde görebiliyoruz. Rodos 12 adaların en büyüğü. Adanın uzunluğu yaklaşık 80 km, genişliğiyse 38 km. 130 bin nüfuslu adaya yılda yaklaşık 2,5 milyon turist geliyor. İşte böylesine bir turizm adası burası.
Kanuni Sultan Süleyman’ın Rodos şehrine girdiği kapıdan biz de giriyoruz.
Rodos 29 Aralık 1522 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından fethedilir ve Osmanlılar yaklaşık 4 asır bu adada kalırlar. Rodos tarihte sağlam surlarıyla ünlü. Kanuni Sultan Süleyman’ın şehri fethetmek için girdiği kapının ismi Bab-ı Mestur. İşte biz de onların fethettikleri yollarda yürüyoruz.
600 yıllık Kuran-ı Kerimler el yazması.
Hafız Ahmet Ağa kütüphanesini geziyoruz. Kütüphanede bulunan 2500 eserin 1100’ü el yazması eserler. Kuran-ı Kerim’lerin haricinde tefsir, astronomi, tıp ve hadis ile ilgili çok değerli eserler görüyoruz kütüphanede.
Rodos’ta Osmanlı eserleri can çekişiyor.
Bir Osmanlı Medresesi olan Süleymaniye Medresesi 1972 yılında kapatılmış. Ardından adadaki diğer Türk okulları da kapatılınca Türklerin Türkçe öğrenme hakları ellerinden alınmış.
Osmanlı Amirallerinden Murat Reis’in türbesi de aynı camisi gibi yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Vakıf arazisi olan bu alanda şehitlikte var. Rodos’un fethi sırasında şehit olan askerlerimiz yatıyor burada. İşte bu Vakıf arazisi üzerine Yunan makamları bir müzik okulu yapıyorlar.
Süleymaniye Camii’ni geziyoruz şimdi de. İnşaatı 1530 yılında tamamlanmış camiinin. Bugün halıları bile serili olduğu halde ibadete açık değil bu Camii. Yunanlı yetkililer ibadete izin vermiyorlar. Sadece belli saatler arası Turistler ziyaret edebiliyorlar camiyi.
Sultan Mustafa Camiine geliyoruz. Muhteşem bir kubbesi de olan camiinin içerisi sandalyeler ile dolu. Bir zamanlar ibadet için açılan camii bugün nikah salonu olarak kullanılıyor.
Rodos’ta ibadete açık tek camii olan İbrahim Paşa Camiine geliyoruz. Ecdadımız Rodos’ta da Camii avlularını ağaçlarla süslemişler. 1974’te müftü ölene kadar Müftülük makamı var adada. Ama şimdi böyle bir makam yok. Yunanistan müftülük makamını tanımıyor.
100 yıl öncesinde her haliyle Türklere ait olan ada da bugün Müslüman Türkler varlıkla yokluk arasında gidip geliyorlar. Sahip çıkılmadığı taktirde ne ecdadımızın bıraktığı eserler kalacak ne de insanımız.
Ayna - Rodos bölümünü Küre TV'den izleyebilirsiniz.
Ayna - Rodos Bölümü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder