11 Mayıs 2009 Pazartesi

DOĞRULUK EKSENİ OYUNCULARI İLE...

Türkiye'nin her yerinden 'hasta'ları var

Bugünlerde Ankara'nın Beypazarı ilçesine yolu düşenlerin 'beypazarı kurusu', 'havuç', 'bürgü' ve 'güveç'ten sonra en çok duydukları isim; 'Doğruluk Ekseni' oluyor hiç kuşkusuz.
Diziye ev sahipliği yapan ilçeye özel turlar düzenlenirken, Türkiye'nin dört bir yanından gelen ziyaretçiler sette oyuncularla fotoğraf çektirmek için adeta birbirleriyle yarışıyor. Özellikle esnafın 'Nereden geliyorsunuz?'dan sonraki ikinci sorusu; 'Doğruluk Ekseni için mi geldiniz?' oluyor.

Samanyolu'nda salı günleri ekrana gelen dizi, ilçeyle o kadar özdeşleşmiş ki yayın günü sokaklar boşalıyor. Dizinin iyi karakterlerine sevgiyle bakan halk, 'kötü'leri gördüğü zaman da yolunu değiştiriyor.

Paragöz, evi birbirine düşüren Haşim'i oynayan tiyatrocu Özer Tunca'nın başından geçenler oldukça ilginç. Otele girmek üzereyken yaşlı bir amca önüne çıkar ellerini beline koyar ve 'Hadi evi karıştırdın, şimdi de numaranı bana yap da göreyim.' der. Yine yolda karşılaştığı yaşlı bir kadını saldırmaktan kocası vazgeçirir. Havaların ısınmasıyla birlikte artan turist sayısı bölge halkının yüzünü güldürürken, dizinin çekildiği mekanlar artık oyuncuların adıyla anılmaya başlamış bile.

'Haşim Konağı' olarak bilinen mekanın gerçek sahibi Özer Tunca'nın posterini asıp, konağının reklamını yapmayı bile düşünüyormuş. Beypazarı halkının yardımseverliğini anlata anlata bitiremeyen yönetmen Taner Tunç, 'Set ziyaretleri çalışmalarınızı engelliyor mu?' sorusuna, "Bizi kesinlikle rahatsız etmiyor. Hatta moral oluyor." diyor Doğruluk Ekseni'nde Yedibahar kasabasının köklü ve zengin Adalı ailesinin kendi içinde yaşadığı miras kavgaları, sülaleler arası çıkar çatışması, hayatın içinde var olan birçok sosyal konu ekrana taşınıyor. Reytingini her geçen hafta yükselten dizinin oyuncuları da bu durumdan oldukça mutlu.

İnsanların diziye ilgisi bizi mutlu ediyor

Rahman Görede (Doktor Oğuz): "Daha önce küçük çaplı rollerim olmuştu. Ama ilk kez bir başrolde görev alıyorum. Başlarda rolün gereğini yerine getirip getirememe noktasında çekincelerim olmuştu. Ama sağ olsun ekipte herkes çok yardımcı oldu. Çabuk toparladım. İzleyici de destek verdi. Böyle olunce kendine güveni geliyor insanın. Doktorluk konusunda sıkıntı yaşamamak için, sete gelmeden hastaneye gidip doktorların çalışmaları hakkında gözlemler yaptım. İnsanların diziye olan ilgisi beni mutlu ediyor. Özellikle ziyarete gelenlerin en çok söylediği şey 'abi sizin işiniz zormuş' oluyor. Ben ilginin sadece Ankara çevresiyle sırnırlı olduğunu zannediyordum. Ama İstanbul'da da aynı ilgi var. Bu da dizinin başarısını gösterir."

Rol icabı ağladığımda bile 'Ağlama, gül!' diyorlar

Ayçin Tuyun (Doktor Sırma): "Sırma'yı izleyici çok sevdi. Halk bağrına bastı. İzleyiciye teşekkür ediyorum. Sevgilerini esirgemiyor, dualarını eksik etmiyorlar. Karakteri sevdirdiğim için mutluyum. Ayrıca Beypazarı'na çok alıştım. Buranın halkı, özellikle teyzeler o kadar çok seviyorlar ki kızları gibi davranıyorlar. Sevgi dolular. Rol icabı ağladığım için 'Ağlama artık kızım, gül!' diyorlar.

Bazen rol ile gerçekler birbirine karıştırılıyor

Özer Tunca (Haşim): "Haşim'i özellikle çocuklar çok seviyor. Çocukların sevmesi vücudundaki deformasyon ve hırsından dolayı düştüğü komik durumlar galiba. Eskiden insanlar 'Kötülük yapma!' diye geliyorlardı. Şimdi de 'Haşim Ağa paralar nerede?' diye geliyorlar. Bölge halkı çok sevdi ama bazen rol ile gerçekler birbirine karıştırılıyor."

Kısa ama çok keyifli bir rol

Gafur Uzuner (Kurban): "Kısa ama çok keyif aldığım bir rol 'Kurban.' Normalde uzun bir rol olur ama dönüşü olmaz size. Ancak Kurban, dışı içi doldurulabilecek, bir yığın özelliği barındıran üretken bir rol. İnsanlar önünü ilikliyor ve 'Kurban amca dua et!' diyorlar. Çok iyi geri dönüşler alıyorum karakterle ilgili..."

ZAMAN

1 yorum:

  1. bence bu dizi çok güzel heyecanlı haşim ve tüm oyuncular çok komik ama ışıl
    uğur haricinde bence bu dizi hiç bitmesin çoooooooooook güzel...........

    YanıtlaSil