31 Mayıs 2009 Pazar

DOĞRULUK EKSENİ 32. BÖLÜM

Aliye, ikinci baharını yaşamak üzere!..

Doğruluk Ekseni’nin de bu hafta mutluluklar yaşanıyor. Yakup ve Rüya başarılı bir böbrek ameliyatından sonra ailelerinin bir sürprizi ile karşılaşır. Işıl ise Uğur’dan kızını korumak için düştüğü yerden kalkmak zorundadır. Fikret, yaptığı büyük hataları kolay telafi edemezken, Aliye, yaşadığı onca kötü olaylardan sonra ikinci baharı yaşamak üzere.. Harun annesine sırt çevirerek girdiği günahın bedelini ummadığı kadar ağır ödeyecektir. Oğuz ve Sırma ise imrenilecek bir mutluluk tablosu ile yüzleri güldürerek, gülmeye devam edecek. Doğruluk Ekseni, beklenilen kareleriyle bu hafta Samanyolu Televizyonu'nda!..
Doğruluk Ekseni, 32. bölümüyle 2 Mayıs Salı akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler.

TVDY'NİN YENİ BAŞKANI HİDAYET KARACA...

Televizyon Yayıncılar Derneği Genel Kurulu bugün yapıldı.Derneğin başkanlığına Samanyolu Yayın Grup Başkanı Hidayet Karaca seçildi.

Televizyon Yayıncıları Derneği'nin (TVYD) Yönetim Kurulu yapılan seçimle belirlendi. Seçimin ardından belirlenen Yeni Yönetim Kurulu oy birliği ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'yı Yönetim Kurulu Başkanlığı'na seçti.

TVYD Genel Kurulu derneğin Mecidiyeköy'deki binasında yapıldı. Genel Kurul'da üyelerin oyları ile Yeni Yönetim Kurulu belirlendi. Üyelerin oylarıyla belirlenen Yeni Yönetim Kurulu da Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'yı oy birliği ile başkanlığa seçti.

Bütün Türkiye'ye yayın yapma hakkını elinde bulunduran kanalların hemen tümü ile önde gelen bölgesel ve uydu kanallarını bir araya getiren Televizyon Yayıncıları Derneği (TVYD) 24 Kasım 1999'da kuruldu. Her akşam ortalama izlenme oranının toplam yüzde 95'ini oluşturan yayıncıları bir araya getiren bu dernek aynı zamanda diğer ulusal, bölgesel, yerel ve sadece kablo veya uydudan yayın yapan kuruluşlara da açık.

Genel Kurul sonucu oluşan Yeni Yönetim Kurulu ise şöyle;

YENİ YÖNETİM KURULU ÜYELERİ

Başkan : Hidayet Karaca
Başkan Yardımcısı: Zeynel Koç
Başkan Yardımcısı: Melis Çivelek
Başkan Yardımcısı: İrfan Şahin
Başkan Yardımcısı: Saner Ayar
Başkan Yardımcısı: Fatih Edipoğlu
Başkan Yardımcısı: Mustafa Çelik
Başkan Yardımcısı: Koray Altınsoy
Genel Sekreter: Dursun Güleryüz
Sayman: Kubilay Keskin
Üye: Cem Aydın
Üye: Orhan Seyfi Güner
Üye: Erdoğan Aktaş
Üye: Abiş Hopikoğlu
Üye: Fatih Karaca
Üye: Efe Önbilgin
Üye: Namık Kasapbaşoğlu
Üye: Dinç Üner
Üye: Ömer Faruk Bayhan
Üye: Süleyman Talas
Üye: Nuri M. Çolakoğlu
Üye: Mustafa Karaalioğlu
Üye: Alper Tan

SamanyoluHaber

27 Mayıs 2009 Çarşamba

KOLLAMA 55. BÖLÜM

Kollama 55. Bölüm

Kollama’ da soru işaretleri gittikçe artıyor!.. Bir karikatür çizilip, basına verilir ve muhafazakâr kesimi hedef alan bir plan başlatılır. Necip ve Memduh bunu önlemek için gereken bütün önlemleri alır. Bir yandan da Cüneyt’i konuşturmaya çalışırlar. Cüneyt ise Dokuzparmak hakkında bilgi vermemeye karalıdır, ta ki kız kardeşinden gelen notu okuyana kadar… Yiğit ise bu sefer dini bir illegal çetenin içine sızmakla görevlendirilir. Bu çeteye sızdığı andan itibaren polisleri öldürmek zorunda kalan Yiğit, ilk kez Pikeas’ı sorgulama kararı alır. Fakat Pikeas, Yiğit’in nabzına göre şerbet vermeyi çok iyi becerir. Dokuzparmak hakkında önemli deliller ele geçiren Necip’i engelleme görevi ise Athena’ dadır. Herkes her kötülüğü vatanseverlik adına yaparken, gerçek iyiler bu mücadeleyi kazanmak için çok zekice davranmak zorunda!..

Kollama, yeni bölümüyle 29 Mayıs Cuma akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler...

Fragman eklenecektir.

Kaynak: Kollama 55. Bölüm

26 Mayıs 2009 Salı

TEK TÜRKİYE 71. BÖLÜM


Tek Türkiye 71. Bölüm

Tarık, Dila ile evlilik yolunda...

Tek Türkiye ilgiyle izlenecek yeni bölümüyle ekrana geliyor...

Dila, aldığı kurşun yarasından sonra yürüyememektedir. Tarık onu iyileştirmek için elinden geleni yapmaktadır. Bu süreçte ikili arasında başlayan yakınlaşma, Tarık’ın Dila ile evlenme kararı almasını sağlar. Tarık kararında emindir, tam Dila’ya açılacakken beklenmedik bir olay olur...
Dağda Botan ve Şivan arasında büyük çatışma çıkmıştır. Kamp ikiye ayrılır ve Selma kurşunlardan nasibini alır. Selma yarasını sarması için Tarık’a gelir.
Ve ona olan sevgisini bir kez daha dile getirir. Tarık Dila ve Selma arasında kalırken Botan hain bir planla Tarık’ı iki genç kızın hayatı arasında seçim yapmaya zorlar...


Yapımcı : Salih Asan
Yönetmen : Çelik Berksoy
Oyuncular : Ozan Çobanoğlu, Sabri Özmener, Murat Çobangil, Özlem Akınözü, Özgül Sağdıç

Yayın Günü ve Saati : 28 Mayıs Perşembe 19:40

Fragman eklenecektir.

Kaynak: Tek Türkiye 71. Bölüm

25 Mayıs 2009 Pazartesi

TEK TÜRKİYE OYUNCULARI DUR DURAK BİLMİYOR

Tek Türkiye oyuncuları dur durak bilmiyor

Samanyolu Televizyonunun en başarılı yapımlarından biri olan Tek Türkiye dizi hikâyesi ve verdiği mesajlarının yanı sıra oyuncuları ile de oldukça dikkat çekti.

Bir iki oyuncusunu ünlü yapıp, diziyi tek kişinin üstünden götürmeyen farklı ve olması gerektiği gibi bir dizi olan Tek Türkiye hızla sezon finaline hazırlanırken, birbirinden değerli oyuncuları artık Türkiye ile sınırlı kalmayıp tüm dünyada faydalı seminerlerin ve kurumların gözde konukları, insanımız içinde mükemmel örnek oldular.

İzmir’de, Ankara’da, İstanbul’da, doğuda, batıda derken Almanya’da, Fransa’da birçok organizasyona imza atıp, artık onlar Türk dizi sektörünün en gurur duyulan ekibi olmayı başardılar.

Almanya’da özel bir kolej tarafından yılın annesi seçilen Özlem Akınözü, Almanya’daki kolejin kutlamalarına katılırken, daha Türkiye’ye döner dönmez Fransa’da bir organizasyona katılacağını öğrendi. Akınözü, Uluslararası Ümit Eğitim Kurumları tarafından düzenlenen ve dünyanın dört bir yanında okuyan öğrencilere yardım amacı ile organize edilen programa Müjgan Gönül, Özgül Sağdıç, Sabri Özmener, dizi müziklerini seslendiren Gökmen ve yapımcı Salih Asan ile beraber katıldı.

Fransa’da hem çok faydalı hem de çok güzel üç gün geçiren Tek Türkiye Ekibi, bu ve benzeri faydalı organizasyonlarda ekip halinde katılmaktan gurur duyduklarını söyledi. Yurtdışı davetleri sonrası Türkiye’ye dönen oyuncular gelir gelmez Konya’ya geçip, kaldıkları yerden çekimlere devam ettiler.

Dizinin yapımcısı Salih Asan ise "Tek Türkiye dizisi, mayası Türkiye’ye ait insanımızın ister bu topraklarda yaşasın ister yaşamasın büyük bir beğeni ile takip ettiği, takdir toplayan bir projedir. Böyle bir projenin kıyısında köşesinde olmak bile bizleri inanılmaz heyecanlandırıyor. Yurtiçi ve yurtdışından sıklıkta davetler alıyoruz. Özellikle yurtdışı davetleri hem oyuncularımızın hem bizim sorumluluğunu daha çok arttırıyor hem de motive ediyor. Avrupa’nın değişik yerlerinde yaşayan insanımız ülkemizin hangi coğrafyasından olursa olsun tek yürek halinde “ Tek Türkiye” diye haykırıyor. Projeye emek veren arkadaşlarımızı bağrına basıyor. Almanya’dan, İngiltere’den, Fransa’dan davetler alıyoruz. Ancak dizi çekimlerimizi aksatmayacak şekilde Marsilya, Lion, Paris, Strousburg, Honnower, Köln, Stutguard gibi Avrupa şehirlerinde Tek Türkiye buluşmaları gerçekleştirildi. Bu projelere en az 1500 kişi katıldı. Yurt içinde olduğu gibi yurtdışında da büyük bir sevgi seli var” diyerek yaşadıkları duyguları ifade etmekte zorlandığını belirtti.

samanyoluhaber.com

DOĞRULUK EKSENİ 33. BÖLÜM


Doğruluk Ekseni, 33. Bölümüyle ekrana geliyor.

Yedibahar'da aileler karışıyor. Huriye, Harun yüzünden evi terk edip huzurevine yerleşiyor. Bunu ögrenen Sevda, Harun'la nişanı bozmaya karar veriyor. Bu arada Oğuz ve Sırma yeniden nişanlanıyorlar. Sinem ise Işıl'ın foyasını meydana çıkarmak için uğraşırken Haşim, sonunda ölümle burun buruna geliyor. Fikret beklemediği bir anda Işıl'ın gerçek yüzünü görüyor. Bu durumdan endişelenen Uğur, kendisini kurtarmak amacıyla içlerinden birini öldürmek için harekete geçiyor. Doğruluk Ekseni, yeni bölümüyle 26 Mayıs Salı akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler...

Fragman: http://rapidshare.com/files/237054500/D.E._33_Fragman.wmv.html
Kaynak, Fragman indir, İzle: Doğruluk Ekseni 33. Bölüm

KOLLAMA EN ÇOK SEYREDİLEN ÜÇÜNCÜ DİZİ OLDU


KOLLAMA EN ÇOK SEYREDİLEN ÜÇÜNCÜ DİZİ OLDU

Reyting sıralamasında gittikçe yükselen, gündemi oldukça yakından takip eden bir dizi..KOLLAMA

Samanyolu Televizyonunda Tek Türkiye ve 'Doğruluk Ekseni' dizilerinden sonra da 'Kollama' diziside reyting sıralarında üst sıralarda yer alıyor. Yapımcılığını Mustafa Kartal,yönetmenliğini Ömer Gökhan Erkut'un yaptığı Kollama 22 Mayıs Cuma günü tüm izleyicilerde 5.1 reyting ile 3. oldu. Ayrıca Kollama bugüne kadar aldığı en yüksek (15.1 %) sharing değerini aldı.

Rtg (İzlenme oranı):5,1 %

Shr (izlenme payı) :15,1 %

TARIK, HAZİRANDA FİLME BAŞLIYOR

Samanyolu'nda perşembe günleri ekrana gelen Tek Türkiye'nin Doktor Tarık'ı Ozan Çobanoğlu, önceki gün konuk olduğu 'Yeşil Elma' mutfağında oyunculuk ve sinema ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Yemek yapma konusundaki maharetiyle Oktay Usta'dan (Oktay Aymelek) tam not alan Çobanoğlu, Tek Türkiye'nin sezon finali konusunda sır vermezken, çekim hazırlığında olduğu sinema projesi konusunda izleyicileri bilgilendirdi. "Ben bu filmi Tek Türkiye'ye başlamamışken yazmıştım. Şehirde geçen bir hikâye. Fakat oyuncu seçimini Tek Türkiye kadrosundan yaptım. Çünkü o kadar mükemmel bir set ortamımız ve başarılı sonuçlarımız var ki başka arayışlara girmek manasız. Eğer kriz bizi de vurmazsa 15 Haziran gibi tanıtımlarını görebilirsiniz. Çok çalışıyoruz. Seyircilerimizin karşısına hak ettikleri güzellikte çıkmayı umut ediyoruz." dedi.

KENDİ OKULUMUZA DOĞRU FİNAL (32. BÖLÜM)


Kendi Okulumuza Doğru, unutulmayacak final bölümüyle ekrana geliyor.

Ali, son kez öğrencilerinin sorunlarına kalıcı olan çözümler getirmeye çalışıyor. Fakat öğrencilerin başı bu sefer fena dertte. Nergis, kardeşleri için bir fedakarlık yapacakken umulmadık bir anda hırsızlık suçundan karakola götürülüyor. Onu hırsızlıkla suçlayan kişi ise sınıftan bir öğrencinin yıllardır haber alınamayan annesi olunca işler karışıyor. Bu arada Şefik ve Melek, Nergis’in sorunu yüzünden büyük bir tartışma yaşıyorlar. Ve Şefik, kırılan gururunu ölüm ile tamir etmeye karar veriyor. Ali tüm bunlarla uğraşırken Pınar ve Ömer arasında gelişen olaylar kardeşler arasındaki bağları sarsıyor. Şimdi Ali, tüm bu sorunları birer birer çözmek zorundadır.

Kaynak: Kendi Okulumuza Doğru 32. Bölüm Finali, Fragmanı ve Yorumlar

20 Mayıs 2009 Çarşamba

KOLLAMA 54. BÖLÜM

Kollama 54. Bölüm

Yiğit, Melike’nin gözü önünde kaçırılır. Göreceği işkenceler karşısında zorlukla ayakta duran Yiğit’i, Melike kırmızı bir maske takarak sorgular. Bu arada Necip ve Memduh ip uçlarının peşindelerdir ve artık her şeyi çözmeye çok yaklaşmışken Memduh planlı bir trafik kazasında ölüm tehlikesi geçirir. Yiğit ise işkencelerin elinden bir an için kurtulurken kırmızı maskeli kişiyi yere düşürür. Artık maskenin çıkma zamanı gelmiştir.
Yapımcı: Mustafa Kartal
Yönetmen: Gül Güzelkaya
Oyuncular: Mehmet Özgür, Orhan Bıyıklı, Süeda Çil
Yayın Günü ve Saati: 22 Mayıs Cuma 19:40

Fragman eklenecektir.
Kaynak: Kollama 54. Bölüm

TEK TÜRKİYE 70. BÖLÜM


Tek Türkiye 70. Bölüm'de neler olacak?

Dila için artık kimse bir şey yapamaz!....

Tek Türkiye, bu hafta aksiyon ve duygu yüklü muhteşem bir bölümle ekranlara geliyor. Çocuğunu kurtarmak için çeşitli planlar yapan Hatice, bu sefer kurtulamamış ve Zozan’ın eline düşmüştür. Üstelik oğlu Süleyman da ortada yoktur. Şivan ise Botan’dan intikam almaya kararlıdır. Sağlık ocağından Tarık’a çok önemli bir not yazarak kaçar. Örgütün adaletine hala inanan Şivan’ı acı bir gerçek beklemektedir. Tarık ise Şivan’ın notuyla sarsılırken, Zeynep’ in vasiyetini yazdığı bir kağıt, Tarık’ı hepten içinden çıkılmaz bir hale getirir. Zeko’nun düğününü “ koruculuk sistemini” kötülemek için basan eli kanlı katiller ise tam bir katliam gerçekleştirmiştir. Düğünde Tarık, Dila ve Zelal’de vardır. Tarık, örgüt elemanlarının kurşunlarına hedef olurken, masum sevdasıyla herkesi etkileyen Dila, hayatı pahasına Tarık’ı korumaya kalkar ve artık Dila için hayat hiç olmadığı kadar daha zor olur!...Ne Dila’yı insafa gelecek kadar çok seven Şivan, ne Dila’nın kardeşi Yılmaz ne de Dila’nın karşılıksız sevgisini anlayamayan Tarık artık Dila için bir şey yapabilecektir!...

Tek Türkiye, 21 Nisan Perşembe akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler...

Fragman eklenecektir.

Kaynak: Tek Türkiye 70. Bölüm

TEK TÜRKİYE OYUNCULARI ÇADIRDA


Samanyolu'nun çok izlenen dizisi 'Tek Türkiye'nin Botan Komutan'ı Kadim Yaşar ile Ayten'i Gamze Karababa, Mersin Özel Yıldırımhan İlköğretim Okulu'nun bahar şenliğine katıldı.

Yaşar ve Karababa'ya bazı öğrenciler dizide kullanılan silahların gerçek olup olmadığını sorarken, bazıları ise oyuncuların kaç para aldığını merak etti. Oyuncular, kıl çadıra girip sacda bazlama da pişirdi.

HASAN KÜÇÜK MERSİN ZAMAN

17 Mayıs 2009 Pazar

DOĞRULUK EKSENİ 32. BÖLÜM

Uğur, Oğuz’la kardeş olduklarını itiraf eder.

Ama Oğuz’un sorması gereken çok soru vardır. Uğur, Oğuz’un sorularını cevapsız bırakırken, hain planlarına devam eder...
Bu arada Sinem, Işıl’ın tüm yaptıklarını ortaya çıkaracak olan bir delil elde eder ve onu Oğuz’a verir...
Sırma ise Oğuz’la yeniden bir araya gelecek olmanın hayalini kurmaktadır...
Sinem boşanma günü kararını bildirmek için yola çıkar. Uğur ona engel olmak için işini şansa bırakmayacaktır.
Doğruluk Ekseni 32. bölümüyle 19 Mayıs Salı akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler...

Fragman izle:



Kaynak, Fragman indir, İzle: Doğruluk Ekseni 32. Bölüm

GAMZE KARABABA KERMESTE EZİLME TEHLİKESİ ATLATTI

Kısa Adı YÜKSODER olan Yükselen Sorgunlular Derneği’nce düzenlenen ve bugün saat 13.30’da Sorgun Belediyesi Sergi Salonu’ nda açılışı Kermes’ te büyük bir izdiham yaşandı,kermese katılan Samanyolu TV’nin ‘Tek Türkiye’ adlı dizisinde Ayten rolünü canlandıran Gamze Karababa, ezilme tehlikesi atlattı.

Kermes açılışına günler önce ‘Tek Türkiye’ dizisi oyuncularından Özgül Sağdıç (Berfin), Fatih Yurdakul (Yılmaz), Gamze Karababa (Ayten)’in katılacağı öğrenilince öğleye doğru Belediye önünde görülmemiş bir kalabalık oluştu.

Saat 13.45 sularında Belediye Başkanı Ahmet Şimşek ile birlikte sergi salonu önüne gelen Karababa, hayranları tarafından sevgi çemberi içine elandı.

Salona giren Karababa, bir anda kendisini tarif edilmez bir kalabalık arasında bulundu. Beraberinde bulunan Belediye encümen üyeleri tarafından zorlukla arka kapıdan dışarı alınan Karababa, bir an için ezilme tehlikesi atlattı,bazı kadın ve çocuklar da baygınlık geçirdi.

ANLATIRKEN GÖZLERİ DOLUYOR; TEK TÜRKİYE...

Samanyolu Televizyonu'nun ilgiyle izlenen dizisi Tek Türkiye'de sevilen karakter Dila hemşireyi oynayan Müjgan Gönül, bakın neden muzdarip...

Cumhuriyetin ilk yıllarında yayınlanan Çalıkuşu romanı, birçok insanın hayatını derinden etkilemişti. Reşat Nuri Güntekin'in romanının baş karakteri Feride gibi Anadolu'nun ücrâ kasabalarına büyük ideallerle giden nesiller sayesinde çok şey değişti.

Günümüzde Çalıkuşu'nun yerini Tek Türkiye dizisi aldı desek abartmış olmayız. Çünkü bu dizi sayesinde -doktor, öğretmen ve hemşire olsun hiç fark etmiyor- birçok genç, önceden "zorunlu ve sorunlu" görev olarak gördükleri Doğu hizmetine artık büyük ideallerle gidiyor. Rol model olan doktor Tarık (Ozan Çobanoğlu), Dilâ hemşire (Müjgan Gönül) karakterlerini canlandıran oyunculara teşekkür mailleri gönderen, telefon açan yüzlerce genç var.

Dizinin en çok sevilen bu üç karakterinden Dilâ hemşireyi oynayan Müjgan Gönül ile dizi çekimi arasında İstanbul'a ailesinin yanına geldiği bir sırada görüştük. Gönül, 24 yaşında genç bir oyuncu. Bir buçuk yıl önce Samanyolu Televizyonu'na spikerlik için başvurmuş. Oyunculuk eğitimi almış olması onu dizi oyunculuğuna sürüklemiş. Çünkü o sıralar Tek Türkiye dizisi için hazırlanan kanal yöneticileri karşılarında tam istedikleri karaktere uygun 'kara kaşlı kara gözlü' bir kız görünce oyunculuk için teklifte bulunmuş. Tekirdağlı Gönül'ü Güneydoğu dizisinde rol alacak olması çok heyecanlandırmış. Ama babasını ikna etmesi zor olmuş. Çünkü çekimler Konya'da olacaktır. 5 çocuğunun en küçüğü olan kızının hayal kırıklığına uğramasını istemeyen, hele başka şehre gitmesine gönlü razı olmayan babası bir türlü ikna olmaz. Tâ ki ağabeyi ve yengesiyle kanalı ve ekibi ziyarete gidene kadar. İnsanları ve ortamı görünce onay çıkar.

Gönül, Tek Türkiye gibi sosyal sorumluluğu olan ve reyting rekorları kıran bir dizide rol almaktan dolayı çok mutlu olduğunu söylüyor. Diziyi anlatırken gözleri yaşarıyor. Ekip olarak Mardin katliamından çok etkilendiklerini anlatıyor. Katliamda yaşamını yitiren imamın yaptıkları ile dizideki Dr. Tarık karakterinin idealleri aynı. Gönül, "Aklım almıyor. Yapılanın hiçbir mantığı yok. Demek ki hâlâ orada birtakım şeyler yanlış öğretiliyor. Keşke bunlar olmasa ve 'Tek Türkiye' de bitse. Biz diziyle insanlara yaşananların perde arkasını, oradaki insanların psikolojisini göstermeye çalışıyoruz. Şimdi dizinin kötü karakteri Şivan gibi birisi kendini sorgulamaya başladı. Öncesinde böyle bir şey yoktu. Sinema, televizyon insanları eğitmek için bir araçtır. En doğru şekilde kullanmak gerekiyor." diyerek duygularını ifade ediyor.

Çekimler için haftanın en az 5 günü Konya'da bulunması gerektiği için ekipten arkadaşlarıyla ev tutan Gönül'ü komşuları çok seviyor. Evde olduğu zamanlarda onu kadın günlerine ve sohbetlere davet ediyorlar. Bazen de evlerine gelen misafirlerine, "Tek Türkiye'nin Dilâ hemşiresi komşumuz." diyor, bunu kanıtlamak için de Müjgan Gönül'ü birkaç dakikalığına çağırıyorlarmış. Davetlere hiçbir zaman hayır demeyen Gönül, komşularını çok seviyor. Diziden arta kalan vakitlerinde etamin işliyor, oyuncu arkadaşlarıyla Konya'yı geziyor. Özellikle farklı lezzetleri tatmayı çok sevdiğini söylüyor.

Oyuncu Müjgan'dan Dilâ hemşireye çağrı

Herkes Dr. Tarık'ın Dilâ hemşireyle evlenip evlenmeyeceğini merak ediyor. Müjgan Gönül kendisine gelen bu yöndeki sorulara, "Hikâyenin yararına olacaksa evlenmesini isterim." cevabını veriyor ama onun Dilâ hemşireden başka beklentileri var: "İnsanların unuttuğu bir aşkı yaşıyor Dilâ hemşire. Karşılıksız seviyor. Ama onun yapması gereken başka şeyler de var. Ben biraz ona kızıyorum. Köyden birisi. Halo'nun torunu. O da koştursun köyü için. Öğretmen değil belki ama o da çocukların eğitimi için uğraşsın. Kadınları bilinçlendirmek için çalışsın. Cahillere bir şeyler anlatsın. Bunları yapmadığı için muzdaribim."

ZAMAN

MEDYA VE SANAT ATÖLYESİ

İmza tamam, ustalar eğitim verecek

Fatih Üniversitesi Rektörlüğü ve Samanyolu Radyolar Grubu arasında imzalanan eğitim protokolü sektör-üniversite buluşması adına önemli bir ilke imza atıldı.

Bugün saat 09.00’daki imza törenine Fatih Üniversitesi Rektörü Sayın Oğuz Borat, Senaristlerin Duayeni Safa Önal, Sanatçı Yücel Arzen, Oyuncu Cengiz Toraman, Sunucu Kemal Gülen gibi isimlerle birlikte Samanyolu Radyolar Grubu, Anse Sanat Evi, Radyo Yayıncıları Derneği yetkilileri katıldı.

Radyo, Senaryo, Sunuculuk,Oyunculuk, Komedi.

Alanında duayen isimlerin yer alacağı, mülakatla kursiyerlerin belirleneceği eğitimlerin başlama tarihi 15 Haziran. Mülakat tarihi 13 Haziran.

Senaryo derslerini yazdığı 400’e yakın senaryo ile Guniess Rekorlar Kitabına adını yazdıran Sefa Önal verecek. Oyunculuk derslerinde Samanyolu ekranlarından tanıdınız Cengiz Toraman, Devlet Tiyatrolarının usta oyuncularından Güven Besimoğlu var. Müzik ve şan derslerindeki isim Yücel Arzen. Komedi Atölyesinin eğitimleri Londra’dan gelecek. Komedi yazarlığı için Ronald Wolfe Stand up ve Komedi Oyunculuğu için Chris Head düşünülüyor. Sunuculuk derslerinde akademisyenlerin yanında Kemal Gülen gibi isimler de var. Radyoculuk eğitimleri ise Radyo Yayıncıları Derneğinin de desteğiyle gerçekleşecek ve BBC’den de eğitmenler katılacak; Türkiye’den de Mansur El Sabah’tan Perişan Fm’e tüm meşhur radyocular eğitimlerde yer alacak.

Eğitimleri başarı ile tamamlayanlara sertifika ile birlikte staj ve istihdam imkanları oluşturulacak.

Samanyolu Haber

15 Mayıs 2009 Cuma

KENDİ OKULUMUZA DOĞRU 31. BÖLÜM

Kendi Okulumuza Doğru, 31. Bölümüyle ekrana geliyor.

Babasının Handan ile evlenme fikrine karşı çıkan Ceren, bu evliliği engellemek için elinden geleni yapmaya karar verir.
Handan’ı görmek için cezaevine giderken yolda kötü sürprizlerle karşılaşır. Jale ise annesinin Cemil ile evlenmesine karşıdır ve bu yüzden annesiyle aralarında büyük kavgalar yaşanır. Sonunda bir gece evi terk eden Jale’yi büyük sorunlar beklemektedir. Ali ise iki genç kızı da korumak için ilginç planlar yapacaktır.

Yapımcı: Melih Sezgin
Yönetmen: Gökhan Erkut
Oyuncular: Özbek Yıldız, Betül Koçlu, Bedia Ener Öztep, Çağrı Mengüç, Şakir Gürzumar
Yayın Günü ve Saati: 16 Mayıs Cumartesi 21:10

Fragman eklenecektir.
Kaynak: Kendi Okulumuza Doğru 31. Bölüm

13 Mayıs 2009 Çarşamba

KOLLAMA 53. BÖLÜM

Kollama 53. Bölümüyle ekrana geliyor.

Yeni bölümüyle ekrana gelecek olan Kollama'da Yiğit’in başı belada. Uzun ve zorlu bir mücadele içinde olan Yiğit masum iki insanı kurtarmaya çalışırken tuzağa düşürülüyor.
Bu arada destek büroda itirafçılar konuşurken Necip çok önemli bir ipucu yakalıyor. Ve Melike’nin peşine düşüyor. Memduh ise Yiğit’i tutuklamak üzere yola koyuluyor. Necip Melike ile ilgili çok önemli bilgiler elde ederken, Yiğit umulmadık bir anda onları şoke ediyor.

Kaynak: Kollama 53. Bölüm

TEK TÜRKİYE 69. BÖLÜM


Tek Türkiye 69.Bölüm

Acımasız Şivan ilk kez “ Merhamet” istiyor.. Tek Türkiye, gündeme ışık tutan yeni bölümüyle geliyor. Tarık’ın savcılığa götüreceği kasetler biranda ortadan kaybolunca, bütün hesaplar alt üst olur. Kamptan kaçan Hatice ise ne yaptığını bilmez bir vaziyette bebeğine kavuşmak için bulduğu her çareye sığınır. Terörün yeni planı “ koruculuk sistemini” lekelemektir. Ve bu yüzden oldukça kanlı bir eylem planlanmaktadır. Çetin, Tarık’a onu şaşırtacak bir kaset izleterek, Keje’nin olayını açığa kavuşturan muhtardan intikam almayı başarmıştır. Bekir ise Şivan konusunda git- geller içindeyken, Şivan dağda ölüm ile burun buruna gelince kapkaranlık kalbine rağmen dua kapısını aralamayı başarmak üzeredir!..

Tek Türkiye 69.Bölüm Fragman izlemek için tıklayınız: Tek Türkiye 69. Bölüm

'ZELAL ANNE' İLE RÖPORTAJ

Dilerim Hiç Kimse Zelal Anne'nin Yaşadıklarını Yaşamaz

Samanyolu Televizyonu'nun beğenilen dizisi Tek Türkiye'nin "Zelal Anne"si, "Kimse Zelal Anne'nin yaşadıklarını yaşamasın istiyorum." diyor.

Güneydoğu'da 25 yıldır yanan ateş her gün bir başka ocağa kor olup düşüyor. O topraklarda yaşanan dramı ve uluslararası oyunları beyaz cama aksettiren Tek Türkiye dizisi ise Türkiye insanının büyük ilgisine mazhar oluyor. Dizinin sevilen karakteri Zelal Anne'yi canlandıran ve büyük beğeni toplayan Özlem Akınözü, bir evlat kaybedip, bin evlat kazanan şehit annelerinin acısını yüreğinde hissettiğini belirtiyor. Ekranların en fedakâr annesi Zelal Anne rolünü canlandıran Özlem Akınözü, geçen yıl Anneler Günü'nde birçok kolej tarafından yılın annesi seçilmiş, plakete layık görülmüştü. Akınözü, Tek Türkiye dizisine ilk katılımından bahsederken, oynayacağı rolün inanılmaz etkisi altına girdiğini söylüyor. Zelal karakterinin fedakârlığı, azmi, dürüstlüğü Özlem Akınözü'nü en çok etkileyen yönü olmuş. Akınözü, "Azmi benimle örtüşüyor diyebilirim. Zira ben de inandığım doğruların peşinden yılmadan giderim. Dürüstlük her insanda olması gereken bir vasıf, fedakârlık ise her Türk kadınının en önemli vasfı diye düşündüğümden Zelal'in bu yönlerinin sadece benimle örtüştüğünü düşünmüyorum." diyor.

Özlem Akınözü de çocuk sahibi. Hal böyle olunca çekim esnasında Tarık ile yaşadığı ana-oğul sahneleri acaba onu nasıl etkiliyor? Gerçek hayatta yaşadığı bazı anlar çekim esnasında acaba gözünün önüne geliyor mu? Akınözü, "Evet, benim de 19 yaşında bir oğlum var. Şu anda yurtdışında ve ben de tıpkı Zelal'in ilk dönemlerdeki hali gibi şu an onun hasreti ile yanıyorum." diyor ve ekliyor: "Ancak onun sağlıklı ve mutlu olması benim için her şeyden önemli. Benim oğlumla yaşadıklarımla, Zelal'in Tarık'la yaşadıkları pek aynı şeyler değil. Dileğim hiç kimse Zelal Anne'nin yaşadıklarını yaşamasın."

Zelal Anne artIk gülecek mİ?

Akınözü, Allah'ın kadınlara verdiği en büyük özelliğin "anne olmak" olduğunu ifade ederek, bu duygunun tarif edilemeyeceğini söylüyor. Annelerin kıymetinin ancak bir evlat sahibi olduktan sonra daha iyi anlaşıldığı fikrine Akınözü de katılıyor: "Annemin ben anne olana kadar sürekli söylediği bir sözdü ve bunu anne olunca o kadar iyi anladım. Ben bugün oğlum için neler hissediyorsam o da benim için aynı şeyleri hissetmiş ve halen de hissetmeye devam ediyor."

Akınözü, annesiyle yaşadığı ve hiç unutamadığı bir anısını şöyle anlatıyor: "7-8 yaşlarımdaydım ve kardeşimle birlikte anneme bir sürpriz yapmaya karar verdik. Ona güzel bir yemek yapacaktık ve en kolayı köfte gibi gelmişti bana. Kıymanın içine tuz koydum ve şekil vererek kızartmaya başladım ancak ekmek konulacağını bilmediğim için köfte, kıyma kavurma olarak sofraya geldi. Ancak annemin bozuntuya vermeden ellerinize sağlık benim canlarım deyip sarılışı ve yıllar sonra da köftenin nasıl yapıldığını öğrenince nasıl üzüldüğümü hiç unutamam."

Ekranları başındaki herkes acaba, Zelal Anne artık gülecek mi diye merak ediyor. Akınözü, "İnanın, bu sorunun cevabını bilmiyorum. Benim ve tüm izleyicilerimizin gönlü Zelal'in artık gülmesinden yana." diyor. 7'den 70'e herkes Zelal Anne'yi çok sevdi. Kimi kızı, kimi annesi, kimi teyzesi gibi benimsiyor. Akınözü, "Zelal Anne'nin bu kadar sevilmesinde benim de bir rolüm olduysa eğer ne mutlu bana." ifadelerini kullanıyor.
Mustafa Aydın - İstanbul Zaman Haber

AYÇİN TUYUN İLE SICAK BİR RÖPORTAJ

Doğruluk Ekseni'nin Sırma'sı Ayçin Tuyun ile Sıcacık Bir Röportaj

Bu Hallerimi, Annemin Görmesini Çok İsterdim

Samanyolu'nda ekrana gelen Doğruluk Ekseni'nde Doktor Sırma karakterini oynayan Ayçin Tuyun, oyuncu olması için annesinin gösterdiği fedakârlığı unutamıyor. Tuyun, "Annem vefat edinceye kadar yalnız bırakmadı. Desteğini hiçbir zaman esirgemedi. Çekimlere bile çoğu zaman birlikte giderdik." diyor.

Reklamlarla başladığı oyunculuğu kısa sürede başrole taşıyan Ayçin Tuyun, nam-ı diğer 'Doğruluk Ekseni'nin Doktor Sırma'sı, 'oyuncu olmama sebep' dediği annesini her fırsatta rahmetle anıyor. Bir buçuk yıl önce kansere yenik düşen annesinin desteğini anlata anlata bitiremeyen Tuyun, "Ailemin tüm fertleri oyuncu olmama destek verdi. Ancak Allah rahmet eylesin, annem beni vefat edinceye kadar yalnız bırakmadı. Çekimlerde hep beraber olurduk. Keşke bugünleri görebilseydi." diyor.

Annesinin şu an yanında olmamasına çok üzülen Tuyun'un oyunculuk serüveni de ilginçliklerle dolu. Lise yıllarında görev aldığı bir reklam filmi, oyunculuk temellerinin atılmasına sebep olur. Çevresinin, özellikle de annesinin ısrarları bir yana, oyunculuğu yapabileceğine kendisi de inanır. Türker İnanoğlu Vakfı'na (TÜRVAK) kaydını yaptırarak bu işin eğitimini almaya karar verir. Beyaz Gelincik ve Kanal 7'de çeşitli TV filmlerinde görev alan Tuyun, Kollama'daki Polis Halime çıkışıyla 'Doğruluk Ekseni'nde başrolü kapar. Polislikten doktorluğa terfi eden oyuncu, 'ilk göz ağrım' dediği Kollama'daki Halime'yi hâlâ unutamıyor: "TV izlemeye çok vaktimiz olmuyor. Ama 'Kollama'ya bakıyorum. Onların daha iyi yerlere gelmesini istiyorum. Emeğim var orada çünkü."

DOKTORLAR, DİZİDE AĞLAMAMDAN ŞİKAYETÇİ

Dizide Doktor Sırma'yı oynayan Ayçin Tuyun, bu meslekle ilgili bilgi sahibi olmasa da doktor tanıdıkları ve dostlarından fikir almayı ihmal etmiyor. Özellikle kendi aile doktorunu arayıp sık sık fikrini soruyormuş. 'En çok ne tür eleştiriler geliyor?' sorusuna, "Çok ağlıyorsun diye eleştiriyorlar. Belki de güçlü bir doktor izlenimi vermediğim içindir. Ama benim yapacağım bir şey yok. Ne yazılırsa onu oynuyorum." şeklinde cevap veriyor. Çekimleri Ankara'nın Beypazarı ilçesinde devam eden 'Doğruluk Ekseni' bölge halkı tarafından da çok seviliyor. Beypazarı'na alıştığını söyleyen Tuyun, "Beni kendi kızları gibi görüyorlar. Sevgi dolular. Sürekli dua ediyorlar. Yüzümün gülmesini istiyorlar." diyor. Taner Tunç'un yönettiği dizide Ayçin Tuyun, Rahman Görede, Gafur Uzuner ve Özer Tunca rol alıyor.

'Doğruluk Ekseni'nde Yedibahar kasabasının köklü ailelerinden Adalılar'ın kendi içlerinde yaşadıkları miras kavgaları ile aileler arası çıkar çatışmaları anlatılıyor. Dizi, hayatın içinde var olan birçok sosyal konuyu da ekrana taşıyor.

Kaynak: Ayçin Tuyun Röportajı

12 Mayıs 2009 Salı

DOĞRULUK EKSENİ 31. BÖLÜM

Doğruluk Ekseni 31. Bölüm

Sinem, ya rol yapıyor ya da gerçekten pişman!...

Doğruluk Ekseni’nde bu hafta gerçekler ortaya çıkıyor. Yakup, Rüya’nın annesinin verdiği tepkiye alınarak, hızla yola çıkar. Rüya, hem özür dileyip, hem de yeniden Yakup’un gönlünü almak için uğraşır ama kırılan kalp uzun süre tamir edilemeyeceğe benzemektedir. Sinem, yaptıklarından pişman olup, Sırma’ya sığınırken, Oğuz’dan boşanmak için gitmesi gereken mahkemeye katılmaması akıllarda soru işareti bırakır. Sinem, ya Uğur ve Işıl’ın sürekli telkinlerine yenilmiş ve yine Oğuz’un peşini bırakmama kararı almıştır ya da gerçekten başı beladadır. Ve Sırma, Oğuz ile yeniden evlilik heyecanı yaşayacağı günleri düşlerken, Uğur hakkında büyük bir gerçeği öğrenmek üzeredir. Yedibahar’ a yeni gelen doktor ya her şeyin güzelleşmesinde yardımcı olacak ya da her şey sarpa saracak. Doğruluk Ekseni, muhteşem bölümüyle 12 Mayıs Salı akşamı 19.40'ta Samanyolu Televizyonunda...

Kaynak, Fragman indir ve İzle: Doğruluk Ekseni 31. Bölüm

11 Mayıs 2009 Pazartesi

OKTAY USTA İLE SAMİMİ BİR SOHBET...

Her gün ekranlarda gördüğümüz Oktay Ustamızı biraz daha yakından hem tanımak hem tanıtmak istedik.

Samanyolu Televizyonun bir klasiği, bir vazgeçilmezi Yeşil Elma. Ve tabiî ki güler yüzü, hoş sohbeti ile her gün evimize konuk ettiğimiz Oktay AYMELEK.

Program çıkışı konuk oluyoruz Oktay Ustaya. Ekranın önündeki ile hiç farkı olmayan oldukça sıcak ve samimi bir kişilik ile karşılaşıyoruz. Kendisi1968 Bolu Mengen doğumlu. Soruyoruz Oktay Ustaya: “Neden aşçılık?” diye, başlıyor anlatmaya.

Çocukluğu elektrik ve suyun olmadığı bir köyde geçmiş. 70 li yıllar tabi.. Günümüzün birçok imkânı o zamanlarda yok. Bir akşam bile normal bir ışıkta ders çalışamazdık diyor. Ailelerinde bayanlar ev hanımı olur yemek yaparmış, erkekler profesyonel aşçı olurmuş yemek yaparmış. Yani aşçılık bir nevi babadan oğla geçen saltanatmış. Kendisi başka bir meslek tercih etmeyi hiç düşünmemiş ama köyün ötesindeki karayolundan geçen arabaları görünce çok özenir keşke şoför olsam dermiş. Tabi bunlar o güne bağlı çocukça hayaller.

Ailesinden çok destek görmüş Oktay Usta.

1983’ün Nisan ayında henüz 15 yaşında İstanbul’da amcasının yanında bir otelde başlamış aşçılığa. Hem para kazanmak, hem işi öğrenmek hem de gurbet hayatına alışmak zorunda olduğu için bir hayli zor olmuş ilk yıllar.

Oktay Ustaya soruyoruz:

- Bunca yıllık deneyimi tek kelime ile özetleyebilir misiniz?

Oktay Usta: Çalışmak.. Çalışmak.. Çalışmak…Sadece mesleğimi seviyorum demekle olmuyor gerçekten çok çalışmak lazım..

Oktay ustanın yoğun bir iş temposu olduğunu biliyoruz ve soruyoruz:

- Yoğun iş temponuzdan biraz bahseder misiniz sizi ve ailenizi nasıl etkiliyor iş hayatınız?

Oktay Usta: Bu zamana kadar tam 8 yıl sabah televizyonda, akşam otelde çalıştım. Televizyon, Otel ve ev arasında gittim geldim ve inanın hiçbir sosyal hayatım olmadı. Şartlandırdım kendimi motive çok önemli zevk alarak 8 yıl bu tempoda gittim. Bu arada üç tane de yemek kitabı çıkardım. Ama yaş 40’a yaklaşınca gerçekten yoruluyorsunuz o yüzden bende oteli bıraktım sadece televizyonda devam ediyorum. Arada yurt dışı konferans, kermes ve fuarlar hariç.

- Peki Oktay Usta “Yemek yapmak bir sanattır” diyebilir miyiz?

Oktay Usta demesek ayıp olur der gibi tabiî ki diyor.

Oktay Usta: Tabii ki. Kesinlikle sanat.. Yapım süreci, aşamaları, süslemesi.. Yemeğin derinliklerine inerek bir nevi tıpkı ressamın kalemi ile konuşması gibi malzemelerle hemhal olarak yapıyorsunuz yemeği. Duygu katıyorsunuz. Lezzet için yemeğe kattığınız duygu da önemli.

Yemek yapmak, bir sanattır.



- Programınızı takip eden seyircilerinize programdan daha istifade edebilsinler diye söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Oktay Usta: Şunu söylemek istiyorum. Türkiye’de geçmişten bu yana yemek tarifi ekranlarda verilirdi hep. Bir programın köşesine bir aşçı konur, sunucu, konuk hâkimiyetinde aşçıda bilgilerini paylaşmaya çalışırdı.

Ama Samanyolu Televizyonu bu konuda bir ilki başardı. Yemek tarifini programının bir köşesinden kurtardı ve başlı başına bir program olarak seyircilere sundu. Hâkimiyet, program kontrolü aşçıda. Bu çok faydalı bir şey. Seyirciye tam net ulaşabiliyorum ve demek istediklerimi tekrar tekrar söyleyebiliyorum. Seyircilerimin tek yapması gereken dikkatle seyretmek ve not almak. Bu arada bir konuya değinmek istiyorum. Çok çeşit yemek yapıyorum diye eleştirenler oluyor. Ama ben çok çeşit yapıyorum ki seyircilerim hangi tarifi daha rahat yapabileceğine inanıyorsa onu alsın yapsın. Seçme şansları çok olsun böylece her programda daha çok insana faydalı olmuş oluyorum. Buna inandığım içinde çok çeşit tarif veriyorum.

- En çok sevdiği yemeği soruyoruz Oktay Ustaya

Oktay Usta: İnanın ayrım yapamam birini seviyorum desem öbürüne haksızlık etmiş olurum hepsini çok seviyorum. Diyor. Gerçekten çok duygusal biri Oktay Usta ve mesleğine ait her malzeme ile duygusal bir bağ kurmuş. Yemeklerin bile alınmasını istemediğini anlıyoruz bu cevabında.

- Televizyon hayatı ile nasıl tanıştınız?

Oktay Usta: Bundan 10 yıl önceydi. Bir otelde yemek dersi veriyordum. Yemek yaparken otele Ayşe TÜTER’de geldi. Beni gördü ve bana “ Seni televizyona çıkartmalı, evet sen televizyonlara çıkmalısın” dedi. Tabi benim için bir hayaldi bu önceden. Bir günlüğüne “Perihan Savaş Bizimle” programına konuk oldum. Stüdyoda ki Meryem Akbal ve o günkü ekip beni keşfetti ve bir daha bırakmadı. 1998’den beri sadece Samanyolu Televizyonundayım. Programın aynı zamanda sunucusu ben olduğum için her bilgiyi verebileceğim bir program yapma şansım var yıllardır burada bir yere gitmeyi de düşünmüyorum.

-Geleceğe yönelik idealleriniz neler?

Oktay Usta: Sırf Türk Mutfağına ait yemek kitabı çıkartmak, Yemek kursu ve dersi verebilmek, Yemek okulu açabilmek ya da çok deneyimli ve başarı bir restoran açmak. Tabi bunlar şimdilik sadece bir hayal finansal destek sorunum var. Ama bunları yapabilmeyi çok isterdim bunları gerçekleştirmeye çalışacağım.

- Seyircileriniz ile direk iletişim kurabileceğiniz bir siteniz var mı?

Oktay Usta: Evet http://www.oktayustam.com bu adresten hem bana ulaşabilirler hem de günlük Samanyolu TV de yaptığım yemek tariflerini takip edebilirler.

Program sonrası yapımcı Filiz Hanım yemeklerin farklı açılardan fotoğraflarını çekiyor. Bunları internet adresine gönderip detaylı bir şekilde tarifi veriliyor. Gündüz çalışanlar için çok iyi oluyor bu hizmet.

Oldukça duygusal biri olan Oktay Usta Televizyon da en çokta Samanyolu TV de yayımlanan “ Ölümsüz Kahramanlar” ı seyrederken çok duygulandığını her seyredişinde ağladığını söylüyor. Hayatın dönemeçlerinin oldukça zor olduğunu ve çok çalışmanın gerekliliğini vurguluyor.

Ve diyor ki; “ 15 yaşında mesleğe atılsanız anca 25’te bir şeyler öğrenirsiniz, 30 yaşına kadar iyice deneyimlerinizi arttırıp 40’a kadar bunları aktif bir şekilde paylaşabilirsiniz. Ama 40’tan sonra o verimlilik o güç kalmıyor gerçekten. Çok zor koşullarda yetişebilirsiniz ama mühim olan her koşulda başarıyı yakalayabilmektir.”

Zor koşullarda üstün başarı sağlayabilen Oktay Usta, herkese özelliklede başarının sırrını arayanlara mükemmel bir örnek. Meslek ve özel hayatında başarılar diliyor ve ayrılıyoruz.

samanyoluhaber.com

DOĞRULUK EKSENİ OYUNCULARI İLE...

Türkiye'nin her yerinden 'hasta'ları var

Bugünlerde Ankara'nın Beypazarı ilçesine yolu düşenlerin 'beypazarı kurusu', 'havuç', 'bürgü' ve 'güveç'ten sonra en çok duydukları isim; 'Doğruluk Ekseni' oluyor hiç kuşkusuz.
Diziye ev sahipliği yapan ilçeye özel turlar düzenlenirken, Türkiye'nin dört bir yanından gelen ziyaretçiler sette oyuncularla fotoğraf çektirmek için adeta birbirleriyle yarışıyor. Özellikle esnafın 'Nereden geliyorsunuz?'dan sonraki ikinci sorusu; 'Doğruluk Ekseni için mi geldiniz?' oluyor.

Samanyolu'nda salı günleri ekrana gelen dizi, ilçeyle o kadar özdeşleşmiş ki yayın günü sokaklar boşalıyor. Dizinin iyi karakterlerine sevgiyle bakan halk, 'kötü'leri gördüğü zaman da yolunu değiştiriyor.

Paragöz, evi birbirine düşüren Haşim'i oynayan tiyatrocu Özer Tunca'nın başından geçenler oldukça ilginç. Otele girmek üzereyken yaşlı bir amca önüne çıkar ellerini beline koyar ve 'Hadi evi karıştırdın, şimdi de numaranı bana yap da göreyim.' der. Yine yolda karşılaştığı yaşlı bir kadını saldırmaktan kocası vazgeçirir. Havaların ısınmasıyla birlikte artan turist sayısı bölge halkının yüzünü güldürürken, dizinin çekildiği mekanlar artık oyuncuların adıyla anılmaya başlamış bile.

'Haşim Konağı' olarak bilinen mekanın gerçek sahibi Özer Tunca'nın posterini asıp, konağının reklamını yapmayı bile düşünüyormuş. Beypazarı halkının yardımseverliğini anlata anlata bitiremeyen yönetmen Taner Tunç, 'Set ziyaretleri çalışmalarınızı engelliyor mu?' sorusuna, "Bizi kesinlikle rahatsız etmiyor. Hatta moral oluyor." diyor Doğruluk Ekseni'nde Yedibahar kasabasının köklü ve zengin Adalı ailesinin kendi içinde yaşadığı miras kavgaları, sülaleler arası çıkar çatışması, hayatın içinde var olan birçok sosyal konu ekrana taşınıyor. Reytingini her geçen hafta yükselten dizinin oyuncuları da bu durumdan oldukça mutlu.

İnsanların diziye ilgisi bizi mutlu ediyor

Rahman Görede (Doktor Oğuz): "Daha önce küçük çaplı rollerim olmuştu. Ama ilk kez bir başrolde görev alıyorum. Başlarda rolün gereğini yerine getirip getirememe noktasında çekincelerim olmuştu. Ama sağ olsun ekipte herkes çok yardımcı oldu. Çabuk toparladım. İzleyici de destek verdi. Böyle olunce kendine güveni geliyor insanın. Doktorluk konusunda sıkıntı yaşamamak için, sete gelmeden hastaneye gidip doktorların çalışmaları hakkında gözlemler yaptım. İnsanların diziye olan ilgisi beni mutlu ediyor. Özellikle ziyarete gelenlerin en çok söylediği şey 'abi sizin işiniz zormuş' oluyor. Ben ilginin sadece Ankara çevresiyle sırnırlı olduğunu zannediyordum. Ama İstanbul'da da aynı ilgi var. Bu da dizinin başarısını gösterir."

Rol icabı ağladığımda bile 'Ağlama, gül!' diyorlar

Ayçin Tuyun (Doktor Sırma): "Sırma'yı izleyici çok sevdi. Halk bağrına bastı. İzleyiciye teşekkür ediyorum. Sevgilerini esirgemiyor, dualarını eksik etmiyorlar. Karakteri sevdirdiğim için mutluyum. Ayrıca Beypazarı'na çok alıştım. Buranın halkı, özellikle teyzeler o kadar çok seviyorlar ki kızları gibi davranıyorlar. Sevgi dolular. Rol icabı ağladığım için 'Ağlama artık kızım, gül!' diyorlar.

Bazen rol ile gerçekler birbirine karıştırılıyor

Özer Tunca (Haşim): "Haşim'i özellikle çocuklar çok seviyor. Çocukların sevmesi vücudundaki deformasyon ve hırsından dolayı düştüğü komik durumlar galiba. Eskiden insanlar 'Kötülük yapma!' diye geliyorlardı. Şimdi de 'Haşim Ağa paralar nerede?' diye geliyorlar. Bölge halkı çok sevdi ama bazen rol ile gerçekler birbirine karıştırılıyor."

Kısa ama çok keyifli bir rol

Gafur Uzuner (Kurban): "Kısa ama çok keyif aldığım bir rol 'Kurban.' Normalde uzun bir rol olur ama dönüşü olmaz size. Ancak Kurban, dışı içi doldurulabilecek, bir yığın özelliği barındıran üretken bir rol. İnsanlar önünü ilikliyor ve 'Kurban amca dua et!' diyorlar. Çok iyi geri dönüşler alıyorum karakterle ilgili..."

ZAMAN

9 Mayıs 2009 Cumartesi

AYNA DÜNYAYI YANSITIYOR

Ayna, bu hafta dünyanın farklı köşelerinden ekranlara geliyor. İlk olarak kuzeyin soğuk ülkesi İzlanda'dan Afrika'nın sıcak ülkesi Sudan'a yöneliyor rota.

Ardından Asya'nın devi Çin'e uzanıyor. Program Polonya, Kamboçya ve Ukrayna seyahatleri ile devam ediyor.

SAMANYOLU 23.30

KENDİ OKULUMUZA DOĞRU 30. BÖLÜM

Kendi Okulumuza Doğru 30. Bölüm

Pınar, Sancar’ın elinden kurtulmaya çalışırken, herkes ani gelen bir ölüm haberiyle sarsılır. Berk bunun üzerine her şey den kendisini sorumlu tutar. Berk’in babası ise olanlar üzerine ailesini bir araya getirmeye çalışır. Fakat Berk okulda büyük bir sorun çıkarır. Şefik, onu okuldan uzaklaştırmak için dilekçe verir. Disiplin kurulu toplanır. Ali tüm bu olaylar nedeniyle çok üzgündür ama Berk için elinden geleni yapmaya çalışacaktır. Berk disiplin kurulundan kurtulmaya çalışırken babası ile ilgili şaşırtıcı bir sürpriz onu beklemektedir.
Yapımcı: Melih Sezgin
Yönetmen: Gökhan Erkut
Oyuncular: Özbek Yıldız, Betül Koçlu, Bedia Ener Öztep, Çağrı Mengüç, Şakir Gürzumar
Yayın Günü ve Saati: 09 Mayıs Cumartesi 19:40

Kendi Okulumuza Doğru 30.Bölüm Fragman:

Link: Kendi Okulumuza Doğru 30.Bölüm Fragman

SAMANYOLU HABER TV'DE BİR BELGESEL, TÜRKİYE'Yİ SARAN AHTAPOT: ERGENEKON

Samanyolu Haber TV'nin ayda bir ekrana taşıdığı 'Belgesel/Dosya Haber'in bu ayki konusu "Cephanelikler, suikastlar, fişlemeler ve darbelerin gölgesindeki demokrasiden, koşulsuz demokrasiye atılan adım: Ergenekon".

Nermin Mazlum ve Hilal Akçay'ın hazırladığı "Türkiye'yi Saran Ahtapot: Ergenekon" belgeselinde, Ümraniye'de bulunan bombalara birlikte Türkiye'nin Ergenekon denilen karanlık bir yapılanmayla tanışması, süreç içinde dosyaya eklenen yeni karakterler ve yeni cephanelikler, dava devam ederken yaşanan aydınlatma ya da 'sulandırma' çabaları ekrana taşınıyor.

Türkiye'nin Ergenekon davasından ne öğrendiği, 2007'de başlayan soruşturmanın Türkiye'ye ne kazandırdığı da ele alınıyor. Belgesel, eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu, yazar Nazlı Ilıcak, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Şentop, emekli askerî hakim Ümit Kardaş ve gazeteci-yazar Avni Özgürel'le yapılan özel röportajlar ve iddianameler ışığında hazırlandı.

SAMANYOLU HABER TV 21.20

Kaynak: Samanyolu Haber

ZELAL ANNE İLE RÖPORTAJ

Zelal Anne'nin unutamadığı anı

Tek Türkiye ile gündeme oturan ekranların en fedakar annesi Zelal Anne rolünü canlandıran Özlem Akınözü ile röportaj...
Bir yandan şehit haberleri ile evlere ateş düşerken, bir yandan yaklaşan anneler günü kimilerini tatlı bir heyecana sürüklerken, kimilerinin yüreğini burkuyor. Bir evlat kaybedip, bin evlat kazanan Şehit annelerinin anneler gününü kutluyor, bugünün önemini Tek Türkiye ile gündeme oturan ekranların en fedakar annesi Zelal Anne rolünü canlandıran Özlem Akınözü ile paylaşıyoruz. Özlem Akınözü, geçen yıl anneler gününde birçok kolej tarafından yılın annesi seçilmiş, plakete layık görülmüştü.
Anneler gününün yaklaşması sebebiyle sizinle hem annelik kavramı hem de Zelal Anne üzerine söyleşi yapmak istedik.

Tek Türkiye dizisine ilk katılımınızdan bahsederken, oynayacağınız rolün inanılmaz etkisi olduğundan bahsetmiştiniz. Zelal Anne’nin sizi çeken yanı neydi? Zelal Anne’nin en çok hangi huyu sizinle örtüşüyor?

Öncelikle tüm şehit annelerinin anneler gününü kutlamak istiyor ve onlara sabırlar diliyorum. Zelal karakterinin fedakârlığı, azmi, dürüstlüğü beni en çok etkileyen yönleri oldu. Benimle örtüşen yönlerine gelince azmi diyebilirim. Zira bende inandığım doğruların peşinden yılmadan giderim. Dürüstlük her insanda olması gereken bir vasıf, fedakârlık ise her Türk kadınının en önemli vasfı diye düşündüğümden Zelal’in bu yönlerinin sadece benimle örtüştüğünü düşünmüyorum.

Siz evli bir de evlat sahibisiniz, hal böyle olunca çekim esnasında Tarık ile yaşadığınız ana- oğul sahneleri sizi nasıl etkiliyor. Gerçek hayatta yaşadığınız bazı kareler çekim esnasında gözünüzün önüne geliyor mu?

Evet, benim de 19 yaşında bir oğlum var. Şu anda yurt dışında ve bende tıpkı Zelal’in 1. sezondaki hali gibi şu an onun hasreti ile yanıyorum, ancak onun sağlıklı ve mutlu olması benim için her şeyden önemli. Gerçek hayatta yaşadığım pek fazla kare olmuyor benim için, zira benim oğlumla yaşadıklarımla, Zelal’in Tarık’la yaşadıkları pek aynı şeyler değil. Dileğim hiçbir Anne Zelal’in yaşadıklarını yaşamasın.

Anne olmak nasıl bir duygu?

Tanrının biz kadınlara verdiği en büyük özellik Anne olabilme vasfı. Bu duygunun tarifi anlatılamaz.

“Bir evlat sahibi olduktan sonra, annelerin kıymeti anca o zaman çok iyi anlaşılır” derler. Buna katılıyor musunuz?

Annemin ben anne olana kadar sürekli söylediği bir sözdü ve bunu anne olunca o kadar iyi anladım ki. Ben bugün oğlum için neler hissediyorsam o da benim için aynı şeyleri hissetmiş ve halende hissetmeye devam ediyor. Allah annelerimizi ve babalarımızı başımızdan eksik etmesin.

Annenizle yaşadığınız ve hiç unutamadığınız bizimle paylaşabileceğiniz bir anneler günü var mı?

Yanlış hatırlamıyorsam 7-8 yaşlarımdaydım ve kardeşimle birlikte anneme bir sürpriz yapmaya karar verdik. Ona güzel bir yemek yapacaktık ve en kolayı köfte gibi gelmişti bana, kıymanın içine tuz koydum ve şekil vererek kızartmaya başladım ancak ekmek konulacağını bilmediğim için köfte, kıyma kavurma olarak sofraya geldi. Ancak annemin bozuntuya vermeden ellerinize sağlık benim canlarım deyip sarılışı ve yıllar sonrada köftenin nasıl yapıldığını öğrenince benim nasıl üzüldüğümü hiç unutamam.

Evliliğin en güzel yanı; bir evlat sahibi olabilmek mi?

Elbette evliliğin en güzel yanı bir evlat sahibi olmak, hele bu bir de mutlu bir evliliğin evladı ise dünyanın en tarif edilemez güzelliği olsa gerek.

Oğlunuzun Anneler Günü’nde size özel jestleri oluyor mu?

Bugüne kadar bana Anneler Günü’nde hep benim için yazdığı şiirleri hediye etmiştir. Bir annenin alabileceği dünyanın en güzel hediyesi bu olsa gerek. Ancak bu sene ilk defa onsuz geçireceğim anneler gününü.

Anneler Günü’nde bir anneye verilecek en güzel ödül nedir?

Yukarıda da söylediğim gibi ya duygularınızı ifade eden birkaç cümle, bir çiçek, bir öpücük. Bir anne başka bir şey beklemez zaten.

Peki, Zelal Anne artık gülecek mi?

Bu sorunun cevabını inanın bilmiyorum. Benim ve tüm izleyicilerimizin gönlü Zelal’in artık gülmesinden yana.

Sevenlerinizin Zelal Anne’ye tepkileri nasıl?

7den 70’e herkes Zelal’i çok sevdi. Kimi kızı gibi, kimi annesi gibi, kimi teyzesi gibi. Zelal’in bu kadar sevilmesinde benimde bir rolüm olduysa eğer ne mutlu bana.

Yoğun set çalışmalarında bize de vakit ayırdığı için Özlem Hanıma çok teşekkür ediyor, başta Özlem Hanım olmak üzere tüm annelerimizin Anneler Günü’nü tebrik ediyoruz!...

Kaynak: Zelal Anne ile Röportaj

KOLLAMA 52. BÖLÜM

Kollama’da heyecan dorukta.

Yiğit, Necip’lerle karşılaşmamak için elinden geleni yapar...

Nefes kesen bir kovalamaca devam ederken Rana , küsleri barıştırmak için güzel bir sürpriz hazırlar. Fakat bu sürprizin sonu hiç de iyi gelmeyecektir...
Memduh ve Yiğit, birbirileriyle restleşirler. Memduh, Yiğit’e karşı akıl almaz tehditler savurur. Necip ise, tüm olanların arkasındaki isimleri çözmeye çalışırken oldukça tehlikeli bir maceraya sürüklenir...
Gölge, yeni planlarına Yiğit’i katmak için harekete geçer. Onu hiç beklemediği biriyle tanıştıracaktır.

Kollama, 52. bölümüyle 8 Mayıs Cuma akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler.

Kaynak ve Fragman izle, indir: Kollama 52. Bölüm

5 Mayıs 2009 Salı

TEK TÜRKİYE 68. BÖLÜM

Tek Türkiye 68. Bölüm

Tek Türkiye’de heyecan sürüyor.

Tarık, kendisini alıkoyan esrarengiz adamların elinden kurtulmayı başarır.
Hatice ise hala çocuğunun peşindedir.
Fakat çocuğu beklenmedik bir şekilde köye getirilir.
Zozan, Hatice’den çocuğuna karşılık kasetleri istemektedir.
Bu arada Şivan’ın başı derttedir.
Bekir onunla bir anlaşma yapar ve babası için Şivan’dan söz alır.
Şivan, gerçeği Bekir’e söyleyemez fakat “babanı getireceğim” diye bir söz verir Bekir’e.
Öte yandan Abdul ve Çetin de kasetlere ulaşmak istemektedirler.
Kasetlere ilk ulaşan istediğini elde etmiş olacaktır ki, Tarık ise onları korumak için canını ortaya koyacaktır.

Tek Türkiye, yeni bölümüyle 7 Mayıs Perşembe akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler...

Fragman eklenecektir.

Kaynak: Tek Türkiye 68. Bölüm

SADECE GERÇEKLER'İN ADRESİ

TEŞEKKÜRLER TÜRKİYE, Sayenizde...

Samanyolu Televizyonu Ana Haber Bülteni başarıya doymuyor.

Başta, iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında gelişen olaylar olmak üzere gündemin sıcaklığı haber bültenlerini izleyicilerin vazgeçilmezi haline getirdi.

Özellikle 2008 ve 2009 yılları arasında ardı ardına gelişen siyasi ve ekonomik olaylar vatandaşları ekran başına kilitledi. Daha önceki dönemlerde TV kanallarının lokomotifi olan dizi ve eğlence programlarının yerini bu dönemde haber bültenleri aldı. Haber bültenleri reyting sıralamalarında ilk sıralarda yer almaya başladı. Bu sebeple kanalların yayın akışları haber bültenlerine göre ayarlanmaya başlandı. Bültenler arasındaki bu kıyasıya yarış beraberinde güvenilirlik, doğru habercilik ve tarafsızlık gibi ilkeleri de ön plana çıkardı.

“Sadece Gerçekler” sloganıyla her akşam 18:25’te izleyicilerinin karşısına çıkan Samanyolu Ana Haber Bülteni, 2008 Nisan’ı ile 2009 Nisan’ı arasında haber kanallarının izlenme oranlarındaki değişim oranı ile dikkatleri üzerine topladı.

Haber Bütenlerinin Nisan 2008 ve 2009 tarihleri arasındaki izlenme oranlarındaki değişimi gösteren tabloya göre, Samanyolu Ana Haber Bülteni % 69.8 ile bu dönemde izlenme oranını en fazla artıran kanal oldu. Bazı kanallar bu dönemde eksiye düşerken, bazı kanallar da yerinde saydı. Bu tablo, doğru ve güvenilir haberciliğin izleyici tarafından hemen ödüllendirildiğini göstermesi açısından da oldukça önemli.

İŞTE O TABLO:


















Samanyolu Haber

4 Mayıs 2009 Pazartesi

EVİN İŞİ BİTTİ, BEN SETTEYİM

Evin işi bitti, ben setteyim

Ankara Beypazarı'nda çekilen 'Doğruluk Ekseni', bölge halkına, özellikle de kadınlara yeni bir ekmek kapısı açtı. Samanyolu'nda ekrana gelen ve reytingleri her geçen gün yükselen dizide figüran olarak rol alan yerel kıyafetli kadınlar, hem ekrana çıkıyor hem de para kazanıyor.
Her ne kadar emeklerinin karşılığını alsalar da onlar için önemli olan, ekranın kıyısından da olsa görünmek aslında. Dizinin yayınlanacağı günü Türkiye'nin dört bir yanındaki dostlarına haber veren Beypazarılılar, böylece 'şöhretle' tanışma imkânı buluyorlar. Sette küçük çocuğu için uygun bir rol bekleyen babanın söyledikleri çoğunun duygularına tercüman oluyor: "Kars'tan babam aradı. Torununu ekranda görmek istiyor. Ben de burada bekliyorum. Bir kamera önü yürüme işi çıkar diye."
Çeşitli illerden izleyicilerin akınına uğrayan sette izdiham sebebiyle zaman zaman çekimler aksasa da dizinin yapım sorumlusu Mehmet Akyol, gösterilen ilgiden memnun. Ziyaretçilerle tek tek ilgilenen Akyol, "Dizi bölgede çok seviliyor. Bize her türlü kolaylığı gösteriyorlar. Doğruluk Ekseni gerek teknik ekibi, gerek oyucuları gerekse de konusu itibarıyla bölge halkıyla tam bir bütünlük içinde. Zaten bu enerji, Türkiye genelinde reyting olarak ekrana yansıyor." diyor.
Taner Tunç'un yönettiği dizide Ayçin Tuyun, Rahman Görede, Gafur Uzuner ve Özer Tunca rol alıyor. 'Doğruluk Ekseni'nde Yedibahar kasabasının köklü ailelerinden Adalılar'ın kendi içlerinde yaşadıkları miras kavgaları ile aileler arası çıkar çatışmaları anlatılıyor. Dizi, hayatın içinde var olan birçok sosyal konuyu da ekrana taşıyor.

YUSUF BÜLBÜL

Kaynak: Doğruluk Ekseni

3 Mayıs 2009 Pazar

TEK TÜRKİYE EKİBİ KERMES İÇİN KARAMAN'A GİDİYOR...

Tek Türkiye Ekibi Kermes İçin Karaman'a Gidiyor...

Beklenen Bahar Hanımlar Derneği tarafından ihtiyaç sahibi öğrenciler için kermes düzenleniyor. Kermesin açılışında dizi oyuncuları da olacak.

Elektronik Haber Ajansı (e-ha) muhabirinin edindiği bilgiye göre, kısa adı BAHAR-DER olan Beklenen Bahar Hanımlar Derneği tarafından ihtiyaç sahibi öğrenciler yararına kermes düzenleyecek.

Dernek Başkanı Aysel Kılıç yaptığı açıklamada, "Derneğimiz ilimizde bulunan özellikle ihtiyaç sahibi üniversite öğrencilerinin yararına kermes düzenledi. Kermesimizde yiyeceklerden döner, tantuni, el yapımı mantı, sıcak mantı, sac böreği, su böreği, yaprak sarma, içili köfte, tatlı çeşitlerimizden; yaş pasta, baklava, kek, salata çeşitlerimiz, içecek çeşitleri, giyim ürünleri, çarşaf ve pike çeşitleri, Maraş işi, mutfak takımları, havlu, çeyiz, bohça, bakır hediyelik eşyalar ve daha birçok ürünler beğenilerinize sunulacak.

Kermesimiz 9 Mayıs tarihinde Tek Türkiye dizi filminden oyuncuların katılımlarıyla şu an Karaman Aktekke Meydanı'ndaki Saat Kulesi'nin yanında bulunan Belediye Kültür ve Turizm Merkezi olarak kullanılan binada açılışı yapılacak. Kermesimiz 17 Mayıs tarihinde sona erecek. Kermesimize tüm Karaman halkını bekliyoruz" dedi.

Kaynak: Tek Türkiye Ekibi Kermes İçin Karaman'a Gidiyor...

2 Mayıs 2009 Cumartesi

KOLLAMA'NIN BÜYÜK BAŞARISI

Kollama'nın büyük başarısı

Samanyolu'nun iddialı dizilerinden Kollama, 1 Mayıs Cuma günü 'Tüm İzleyiciler' hedef kitlesinde 5,5 rating ve 14,4 sharingle ilk 100'de 4. oldu

Devlet içinde bir devlet ve bu illegal yapıyı yıkmak isteyen polis ekipleri... Yıllarca saklanan gerçekler oldukça net bir şekilde dizide ele alınıyor. Karakterler tamamen hayal ürünü. Fakat gerçekle yüzleştirildiğinde çok da yabancı gelmiyor bu karakterler.

Kollama dizinden bahsediyoruz. Cuma akşamlarının en çok izlenen dizilerinden biri olan Kollama, izleyici oranını her geçen gün artırıyor. 1 Mayıs Cuma günü AGB ölçümlerinde Tüm İzleyiciler hedef kitlesinde 5,5 rating ve 14,4 sharing değerleriyle ilk 100 program arasında en çok izlenen 4. program oldu.

Kaynak: Kollama'nın Büyük Başarısı

DOĞRULUK EKSENİ 30. BÖLÜM

Doğruluk Ekseni’nde heyecan devam ediyor.

Uğur, Sırma’yı kaybetmemek için bu sefer başka planların peşine düşer. Fakat Işıl’ın sakladığı çocuğu ortaya çıkınca ortalık karışır. Planlar aksamaya başlar.
Halime, kızı Sevda’ya çirkin bir iftira atarken, Haşim’in paraları çalınır. Sinem, Oğuz’u bırakmamak için elinden geleni yaparken, Sırma’nın, Sinem’ e nefreti artar. Adalı ailesi, Yakup’a kız istemek yola düşer..

Yapımcı: Mustafa Kartal
Yönetmen: Taner Tunç
Oyuncular: Rahman Görede, Ayçin Tuyun, Devrim Parscan, Özer Tunca
Yayın Günü ve Saati: 05 Mayıs Salı 19:40
Fragmanı izle:



Kaynak: Doğruluk Ekseni 30. Bölüm

POLİS, ŞİVAN'I GÖZALTINA ALDI...

Şivan'a Polisten Tutuklama...!

Samanyolu'nun çok izlenen dizisi 'Tek Türkiye'nin Şivan'ı Süleyman Karadağ, oynadığı 'terörist' karakteri yüzünden sık sık ilginç olaylar yaşıyor.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul Esenler Otogarı'nda polisler tarafından etrafı çevrilen Karadağ, ekibin kelepçe takmak istemesiyle şoke oldu.Heyecanlanan oyuncu, polislerden birinin gülmeye başlamasıyla kendisine şaka yapıldığını fark etti. Konya'da çekilen dizinin, set arasında ziyaretçilerle sohbet eden Karadağ, "Memur arkadaşlardan biri Karslı olduğumu öğrenince böyle bir şaka yapmış. Daha sonra bu şakayı tekrarlayanlar oldu. Ama yutmuyorum." diyor.

Süleyman Karadağ, nam-ı diğer Şivan'ın başına gelen tek olay bu değil. Çekimleri izlemek için Konya'ya gelen bir izleyiciyle aralarında geçen konuşmayı şöyle anlatıyor: "Türkiye'nin dört bir yanından insanlar geliyor. Ege Bölgesi'nden gelen Ayten adlı bir izleyici bana, 'Benim adım Ayten. Siz dizide Ayten karakterini canlandıran oyuncuya, 'Eyten' diyorsunuz. Eşim ve mahalleli de bana 'Eyten' demeye başladı. Lütfen artık böyle demeyin!' dedi."

Tek Türkiye'de sürpriz var

Dizide Şivan'ın Kur'an-ı Kerim okunmasından etkilenmesi, bir çocuğunun olduğunu öğrenmesi izleyicide de merak uyandırdı. Bu konuda bazı ipuçları veren Karadağ, dizide hidayete ererek Allah'ı tanıyacağını söylüyor. Dila Hemşire'ye olan aşkını da anlatan Karadağ, "Şivan, Allah'ı bulduktan sonra itirafçı olacak. Vatanseverliği seçecek. Tarık aracılığı ile terör örgütünün her türlü bilgisini güvenlik güçlerine aktaracak." diyor.

Kaynak: Şivan'a Polisten Tutuklama

DÜNYADA GEZİLMEDİK YER BIRAKMADI

Ayna rekora gidiyor: Tam 14 kez...

STV'de ekranlara gelen Ayna, yıllardır Türkiye'de en çok izlenen gezi belgeseli olma unvannı kimseye kaptırmıyor.

Ayna dünyayı 14 kez turladı
Türk insanı, Papua Yeni Gine ülkesinin varlığını bir banka reklâmıyla öğrenmiş olsa da aslında dünyayı tanıma konusunda oldukça hevesli. Bunun en önemli göstergelerinden biri, 2002'den beri yayınlarına aralıksız devam eden Ayna programına gösterilen büyük ilgi.

STV'de ekranlara gelen Ayna, yıllardır Türkiye'de en çok izlenen gezi belgeseli olma unvannı kimseye kaptırmıyor. Uçak geçerken düşürmek için mızrak atan Amazon kabilesinden tutun da karada yaşamayı uğursuzluk sayan Filipinler'deki topluluklara kadar farklı coğrafya ve kültürdeki birçok ülkeye uğruyor. Birbirinden ilginç yaşam tarzlarını meraklı Türk izleyicisine yansıtıyor.
Programın yapımcı ve sunucusu Saim Orhan, yedi yıldır 110 ülkeyi gezmiş. Şimdiye kadar 54.5504 km yol kat etmiş. Bu uzunluk dünyayı 14 kez turlamak anlamına geliyor. Ayna'nın mimarı, daha önce gidilmemiş coğrafyalara gitmeye özen gösterdiklerini ifade ederek, seyirciyi şaşırtmayı sevdiğini dile getiriyor. "Seyirci koltuğunda otururken bizimle o ülkeyi geziyormuş gibi hissetmeli." diyor. Orhan, belgesel aracılığıyla öğrenci, öğretmen ve işadamlarına rehberlik yapmaktan mutluluk duyduğunu söylüyor.

Kaynak: Ayna rekora gidiyor: Tam 14 kez...

AYNA ŞİLİ'DE 2. BÖLÜM

Ayna’nın Güney Amerika ülkesi Şili’deki yolculuğu tüm hızıyla devam ediyor.
Devlet Başkanlığı Sarayı önünde muhafız alayının nöbet değişim törenine şahit oluyoruz. Yaklaşık 1 asırdan beri devam etmekte olan saray muhafızlarının değişim seremonisi 48 saatte bir olmak üzere sabah saat 10’da başlıyor. Özellikle turistlerin ilgisi çok büyük bu törene.
Başkent Santiago’ya 170 km uzaklıktaki bir yerleşim birimine gidiyoruz. Şilili kovboyların turnuvasını seyrediyoruz. Kovboylar, atlarının arasında koşturdukları boğayı tam yumuşak alana geldiklerinde sıkıştırıp 4 ayakları üzerinde zıplatmaya çalışıyorlar. Böylece puan kazanmış oluyorlar. Şili’de futboldan sonra en meşhur spor Şili rodeosu. O kadar ki son 5 yıldır bayanlar da turnuvalara katılıyorlar.

Şili çok güzel sahillere sahip. Ancak Güney kutbuna yakınlığından dolayı Büyük Okyanusun suyu buralarda oldukça soğuk. Sahil boyu aracımızla ilerlerken yol kenarındaki anıtlar dikkatimizi çekiyor. Bu anıtlar trafik kazalarında ölenlerin anısına yapılmış.
Sıradaki durağımız Santiago’ya 100 km uzaklıktaki Valparaiso şehri oluyor. Valparaiso limanı Şili’nin en önemli limanı. Şili’nin ithalatında ve ihracatında önemli bir yere sahip Yılın her günü limandaki hareketlilik sürüp gidiyor.
Santiago’ya geri dönüyoruz. Çok katlı bir mezarlığı geziyoruz. Şilililer toprağa gömülmek yerine çok katlı mezarlara gömülmek istiyorlar. Tabutlar bu çok katlı mezarlara yerleştirildikten sonra mermerle kapatılıyor. Mezarlar istenilen süreye göre kiralanıyor. Kiralama süresi bittikten sonra da kemikler toprağa gömülüyor. Her taraf beton yığını bu mezarlıkta.
Lapis Lazuli yani mavi taş Dünya’da sadece Afganistan ve Şili’de çıkan bir taş türü. Bu değerli taştan çok farklı takılar yapmış Şilililer. Takıların fiyatları 20 Dolardan başlayıp 2000 Dolara kadar çıkıyor.
Osmanlı İmparatorluğu zamanında çok sayıda Osmanlı vatandaşı Güney Amerika’ya göç etmiş. Odette Kazakiye Hirmas Hanım ile tanışıyoruz. Osmanlı vatandaşı büyük dedesi 1. Dünya Savaşından hemen önce gelip bu topraklara yerleşmiş. Pedro Abdullah Mustafa Beyin babası da Osmanlı Devleti zamanında Şili’ye yerleşenlerden.

Ayna Şili'nin 2. bölümüyle 2 Mayıs Cumartesi akşamı 22.45'te Samanyolu'nda,iyi seyirler...

1 Mayıs 2009 Cuma

KENDİ OKULUMUZA DOĞRU 29. BÖLÜM

Kendi Okulumuza Doğru, 29. bölümüyle ekrana geliyor.

Pınar, Sancar’dan kurtulmayı başarır fakat Ömer’in durumu ağırlaşmıştır. Hastanede herkes Ömer’in iyi olmasını beklerken, Özlem’in annesinin ölümü herkesi sarsar. Birkaç gün sonra Ömer ve Zöhre, Pınar’ı istemek için Cemal amcanın evine giderler. Bu arada Sancar ailesiyle barışmayı dener. Tahir ve Nuray, Sancar için şimdi bir aradalar. Fakat herkesin gözden kaçırdığı küçük bir ayrıntı dönüşü olmayan bir hataya neden olur.
Kendi Okulumuza Doğru, yepyeni bölümüyle 2 Mayıs Cumartesi akşamı 19.40'ta Samanyolu'nda. İyi seyirler...

Fragmanı İzle:



Kaynak ve Fragman izle, indir: Kendi Okulumuza Doğru 29. Bölüm