12 Eylül 2012 Çarşamba

R.A.M: Gönül İklimine Doğru - Yakında Samanyolu'nda

Anadolu'da, bin dönümlük arazi üzerine kurulmuş ve ilk defa rehabilitasyon projesinin denendiği 
pilot bir hapishanede mahkumların hayata tutunmalarına şahit olacağız. Seyircilerimiz bu 
dizide "her suçun altında ruhi bir boşluk vardır" tezinden yola çıkarak "hastaya göre tedavi" 
uygulayan Psikolog Yusuf Yakupoğlu ve arkadaşlarının gayretli çabalarına şahitlik edecek.

Yapımcı: Melih Sezgin
Yönetmen: Ahu Atılgan
Dizi İsmi: Gönül İklimine Doğru


 

Özel deneysel bir hapishanede mahkumların rehabilitasyonundan sorumlu dört gönüllünün 
sıradışı yöntemleriyle kurduğu sistem içerisinde sorunlu mahkumların hikayelerini duygusal, 
naif, şiddetten uzak, kendi içinde heyecanlı ve gerilimli olarak ekrana taşıyacak dizide;


Dört gönüllüden biri terapist Yusuf Yakuboğlu
Diğeri hapishane doktoru Seher, genç bir kız... 
Bir diğeri İmam Fatih, Seher'le aynı yaşlarda... 
Ve de Berber Sadi var, mahkumların arasında yaşıyor. 
Bir mahkum gibi. Bir nevi kendini mahkum etmiş bir derviş. 
Ama Samanyolu ekranlarında pek alışık olduğumuz dervişlerden değil. 
Sıradışı çözümleri olan insanların meczup diyecekleri bir tip...

Bu dört kişilik ekip, hem mahkumla hem de mahkumu suça iten sebeplerle mücadele ediyor. 
Yani işin sadece hapishane boyutu değil, bir de dışarısı var... 
Mahkumun dışarıda bıraktığı ailesi, sevgilisi, çocuğu vs. gibi... 

Öykünün yarısı içeride yani hapishanede geçiyor, yarısı da dışarıda... Her hafta hikayeler değişiyor. 
Günlük dizi olduğu için, Pazartesi günü bir mahkumun hikayesi başlıyor ve Cuma günü bitiyor... 

Sonraki hafta başka bir mahkumun hikayesi işleniyor. 
Genel itibariyle insani hikayeler ve zaaflar üzerine kurulu... 

Örneğin ikinci hafta "Gerçek pehlivan öfke anında öfkesini yenebilendir." hadis-i şerifi üzerine kurulu... 
Üçüncü hafta "Hediyeleşiniz, çünkü hediye kalpteki kini ve nefreti alıp götürür." hadisi üzerine...
Dördüncü hafta "Şeytan sizi fakirlikle korkutur, kötülüğü emreder." ayeti üzerine... 
Ve bunların karakterlerin hayatları üzerindeki izleri... 

Her hafta karakterin zaafı nispetinde reçeteler uygulanıyor. 
Bu reçeteler bir takım sözler değil, deneyimlerden oluşuyor. 
Örneğin kibrin tedavilerinden biri ölüm düşüncesi... 
Karakterin ölümü düşüneceği, ölümü hissedeceği bir deneyim yaşatılıyor... 
Zaten hapishane ortamı buna çok uygun; o şekilde dizayn edilmiş...

Proje aslında dört duvar arasına hüküm giymiş insanları değil, 
zaaflarının ve günahlarının içine hapsolmuş, bizleri anlatıyor... 

Her karakterde kendimizden bulabileceğimiz bir çok şey var. 
Şeytanın tuzakları bunlar; bizi farkında olmadan 
içine ittiği ve oraya mahkum ettiği hastalıklar...

Bizler burnumuz aksa doktora giderken, en ufak bir ağrıda hastane 
eşiklerini aşındırırken, ruhumuzla ilgili hastalıklara karşı çok duyarsızız... 
Halbuki ruhun veya kalbin hastalığı, bedenin hastalığından çok daha tehlikeli ve çok daha perişan edici... 

Bu proje şöyle dediriyor insana; keşke bu dört gönüllü gibi toplumun içinde, bizimle birebir 
ilgilenecek, kalbi hastalıklarımıza reçeteler verecek, ilaçlar üretecek gönül hekimleri olsa...


Özetle, Samanyolu Televizyonu yeni yayın döneminde sevenlerinin karşısına dolu bir içerikle çıkmaya hazırlanıyor. 

R.A.M: Gönül İklimine Doğru - Yakında Samanyolu'nda

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder